30 Temmuz 2013 Salı

Bir Odadan Bir Odaya - Elif Güney Pütün

Takaslık kitaplarıma ekledim. Takastaki diğer kitaplarıma bakmak isterseniz buraya lütfen:)


BİR ODADAN BİR ODAYA
Yazarı: Elif GÜNEY PÜTÜN
Çeviren: Nükhet İzet
Yayın Hakları: Doğan Kitap
1. baskı / Ocak 2012
- 171 sayfa

Kitaptan Alıntılar;

* Babayla sohbet eden biri, bu rolü neden bana oynatmadığını soruyor. Babamın cevabı çok açık:
‘Çünkü kız güzel olmalı. Sen, benim kızımı gördün mü?’

* Baba üzüyor beni. Çok üzüyor.
Sözleri hançer gibi kalbime sağlanıyor.
‘İşte benim kızım. Aptal ve çirkin. Kusuruma bakmayın.’
Konuklara böyle takdim ediliyorum.

* Bu gidişle sen bir baltaya sağ olamazsın!
(Yılmaz Güney kızı Elif’e söylüyor.)

* Gelecekle ilgili heyecanlı bir konuşma sırasında Baba ona ‘Keşke benim kızım sen olsaydın şu aptalın yerine’ diyor. yıkılıyorum. Hasta haliyle bile bana olan olumsuz bakışını değiştiremiyor.

* (Yılmaz Güney’den kızı Elif’e)
Babanın bana şu sözleri söylediği gün üzüntüden kahroluyorum.
‘Zaten bu kadar fazla çalışman, senin aptallığının kanıtı. Eğer akıllı olsaydın, bu kadar çalışmak zorunda kalmazdın.’

* Canlı Hedef / Kızım İçin
‘Olamaz’ diyorum, ‘inanılır gibi değil!’
Bu film  benim için!
Başrol oyuncusunun bir kızı var. Adı, benimkiyle aynı.

                                 Okuduğum tarih: 15 Temmuz 2013

Yazar Hakkında Bilgi= 3 Ağustos 1966’da İstanbulda doğdu. 15 yaşına kadar Türkiye’de yaşadı, 1981 yılında ailesiyle birlikte Fransa’ya yerleşti. Liseden sonra Psyco-Pédagogie yüksekokulunu bitirdi. Eğitiminin ikinci yılında yaptığı bir staj sırasında otistik çocuklarla tanıştı ve tüm iş hayatını onlara adadı. Psikanalitik formasyonunun yanı sıra aile terapisti formasyonu da iş hayatını ve kişisel hayatını zenginleştirmeye devam etti. Eşi ve iki çocuğuyla Fransa’da yaşıyor.

ARKA KAPAK –

Elif Güney Pütün, sinemanın çirkin kralı babası Yılmaz Güney’i bambaşka bir pencereden yansıtıyor…
İşte babam böyle bir aynaydı. Önden parlak, arkadan sırlıydı.
...

Babam sadece bir put değil,
sadece bir poster değil, sadece bir görüntü değil.

O, mücadele.

O, öfke.

O, bağışlama.

O, aşk.

Hepimiz gibi o etten kemikten bir insan.

Elif Güney Pütün, babası Yılmaz Güney’i bambaşka bir pencereden yansıtıyor. Küçük bir kızın acılarını, yalnızlığını ve çaresizliğini anlatırken bir baba, bir eş ve bir insan olarak bilinmeyen yönleriyle yepyeni bir Yılmaz Güney portresi sunuyor okura.

1 yorum:

  1. Merhaba.

    O kadar uzun süredir blogunuzu takip ediyorum ki...

    Sonunda bunu bilmenizi sağlayacak bir yorum yazmaya karar verdim.

    Ben blogunuza aşığım.

    Çünkü sanki benim hayallerimin çoğunun gerçekleştirilmiş hali var blogunuzda.

    Yani geleceğimi görüyorum sanki ben blogunuzda.


    Sizle ortak çok yönümüz var.


    Kırtasiye malzemelerinize bayılıyorum...

    Size de.

    Hep bizimle kalın.

    Sevgilerimle.

    YanıtlaSil