10 Mart 2016 Perşembe

Beyoğlu'nun En Güzel Abisi / Ahmet Ümit * Eskiden Okuduklarım -36-

Ahmet Ümit uzun yıllardır keyifle okuduğum ve çok sevdiğim bir yazardır.
Televizyon programlarını, söyleşilerini, röportajlarını elimden geldiğince takip ederim.
Ancak bu ve diğer son okuduğum kitabı -'Sultanı Öldürmek'- beklentilerimin azıcık altında kaldı. Yine de Ahmet Ümit'tir ne yazmışsa heyecanla okunur:))


Okuduklarım içinde 'Beyoğlu Rapsodisi' en etkilendiğim kitabıdır.
İkincisi ise Kukla'dır. 
Blogumda paylaştıklarım için:

Sultanı Öldürmek - Ahmet ÜMİT



BEYOĞLU'NUN EN GÜZEL ABİSİ
Yazarı: Ahmet ÜMİT
Türü: Polisiye / Roman
Yayın Hakları: Everest Yayınları
-   1. Basım: Ekim 2013 (100.000)
Kapak Tasarımı: Utlu Lomlu

-   412 sayfa


 Kitaptan Alıntılar;

        * Bugün mutluluktan müebbet yesek, yarın af çıkar.

        * Gezi Parkı...
         ... Cehennem gibiydi park...
         Sizinkiler gelene kadar öyle değildi. Evet, polis pislik yaptı Başkomiserim. İster kız, ister bağır fark etmez. Sizinkiler çok kötülük yaptı insanlara. Hepsi okumuş abilerdi onların, hepsi iyi insanlardı. Ağaçlar için gelmişlerdi oraya... Tiyatro oynuyorlardı, konser veriyorlardı, resim yapıyorlardı.
         ... sağlam çocuklarmış. Onca gaza, onca tazyikli suya bana mısın demediler...
         ... sanki gözü şimdi kör olmuş gibi boş elini siyah bandın üzerine attı.
         Puştun teki, dedi nefretle. Puştun teki, üç metreden gaz fişeği sıktı tüfekle.

        * Evet, Salı Grubu. Şu direnişi hatırlıyorsunuzdur. Gezi Parkı'ndan bahsediyorum. O direniş 28 Mayıs Salı sabahı başlamıştı. İşte bu dernek adını o günden alıyor.

        * Gezi Parkı diyorum, ne oldu orada? Devletin bütün gücüne, o kadar tazyikli suya, biber gazına rağmen kim kazandı?


 ^-^ KEDİLER ^-^

        * ... kedi sürüsüyle karşılaşmış bir köpek gibi kuyruğunu diktiğini...

        * ... burası bizim semtimiz, sokakta bir kedi çiğnense, bir cam kırılsa haberimiz olur.

        * Köşeye sıkıştırdığı fareyle oynayan bir kedi gibi keyiflenmişti bizimki.

        * Hiç kimse yoktu elbette, ne bir insan ne bir kedi...

        * Artık alışmıştım onların kedi köpek gibi didişmelerine...

        * Birbirlerini görünce öfkeli kediler gibi kabardılar...

        * Zavallı kedicik...

        * Süt dökmüş kediye dönmüşsünüz karşısında.

        * ... sırnaşık bir kedi gibi uysalca sokuldu.

        * ... bizim karşımızda nasıl da süt dökmüş kedi gibi terbiyeli duruyordu oysa.


 - Yazım-Basım Hatası-

        * Sf/ 222
         Neden yapmasın, Aralarında...

                                                                           4 Kasım 2013


Yazar Hakkında Bilgi= www.ahmetumit.com


Tasarımcı Hakkında Bilgi= http://utkulomlu.com/


ARKA KAPAK –

Yılbaşı gecesi işlenen bir cinayet... Tarlabaşı'nın arka sokaklarında bulunan bir erkek cesedi. Öldürülmüş erkeklerin en yakışıklısı, belki de en kötüsü. Karanlık sırların ortaya çıkardığı utanç verici bir gerçek. Gururlarının kurbanı olmuş erkekler, onların hayatlarını yaşamak zorunda olan kadınlar. Bu cinayetler yatağında, bu kötülükler bahçesinde, bu insan eti satılan can pazarında masumiyetini korumaya çalışan bir adam. Bir zamanlar İstanbul'un en gözde yeri olan Beyoğlu'nun hazin hikâyesi.

Karanlık... Soğuk havayla iyice ağırlaşan bir karanlık. Uzaklardan şarkılar geliyor kulağına, neşeli kadın çığlıkları, ayarını yitirmiş sarhoş naraları, biri küfrediyor belki ana avrat, belki ağlıyor biri hıçkıra hıçkıra, belki biri sessizce ölüyor bu gürültünün, bu hengâmenin ortasında. Umurunda değil. Hepsinden sıyrılmış, sadece öfke...

Nereye gittiğini bilmeden yürüyor, nefret tarafından kuşatılmış olarak. Kıskançlık denen o canavar, çelikten pençesine almış yüreğini, habire sıkıyor. "Kadınlar," diyor bir ses zihninin derinliklerinden... "Kadınlar, onlarla oynayamazsın... Oynadığını zannedersin ama bir de bakmışsın, asıl oyuncak sen olmuşsun." Hayatına giren kadınların yüzleri beliriyor sokağın zemininde. Birer birer düşüyor görüntüleri ayaklarının dibine. Hepsinin boynu bükük, hepsinin gözlerinde keder. Hepsi üzgün... Aldırmıyor, bir su birikintisiymiş gibi basıp geçiyor üzerlerinden ama yeniden düşüyor görüntüler zemine. "Kadınlar," diyor o ses yine, "Kadınlardan asla kurtulamazsın, hayaletleri hayatın boyunca seni takip eder."


Defterimden...


Kahvesiz olmaz:)


Badem 


Keyifli okumalarınız olsun ^-^


1 yorum: