Sayfalar

2 Temmuz 2012 Pazartesi

Aşk - Elif Şafak

Elif Şafak'ın kalemiyle ilk kez bir hafta önce  'Mahrem' kitabıyla tanıştım. Anlatımından, yazım tarzından ve hayal gücünden öyle etkilendim ki akabinde 'Aşk' romanını okudum.
Belki çok büyük bir beklenti içinde okuduğumdan, belki Mesnevi'nin kimi bölümlerini daha önce okuduğumdan, belki daha önce Mevlana Celaleddin Rumi üzerine yazılmış başka başka kitaplar okumuş olduğumdan beklediğim etkiyi yaratmadı kitap bende. Haksızlık etmek istemem, pek tabii beğenerek ve zevkle okudum ama artık ne bekliyorsam etkisi beklediğimden az oldu:)



AŞK
Yazarı: Elif ŞAFAK
Yayın Hakları: Doğan Egmont Yayıncılık – Doğan Kitap
(www.dogankitap.com.tr)
-         1. baskı / Mart 2009
-         29. baskı / Şubat 2011
Türü: Roman     /        415 sayfa

Kitaptan Alıntılar,

* Roman içinde roman: Aşk Şeriatı

* Feryadı keskin cam kırıkları gibi dört bir yana dağılıp delik deşik ediyordu geceyi.

* Hazineler ve defineler yıkıntılar arasında olur. Ne varsa harap bir kalpte var!

* İpekböceği kozadan çıkarken alın teriyle ördüğü ipeği yırtıp parçalar. Bu yüzden çiftçiler ya ipeği seçerler, ya ipekböceğini. İkisini birden koruyamazlar. Çoğu zaman ipeği kurtarmak için ipekböceğinin canını alırlar. Bir tek ipek mendil için bilir misin yüz ipekböceği can verir,?

* Bir başkasının itikadının sağlamlığını sınamak biz insanlara düşmez ki. Bu Allah’tan rol çalmak olur. Kulun imanını ölçüp tartmak kul harcı değildir.

* Şeriat der ki: ‘Seninki senin, benimki benim’
    Tarikat der ki: ‘Seninki senin, benimki de senin’
    Marifet der ki: ‘Ne benimki var ne seninki’
    Hakikat der ki: ‘Ne sen varsın, ne ben’

* İki seyyah bir şehirden diğerine gidiyormuş. Derken yollarının üstüne taşkın bir dere çıkmış. Tam suyu geçecekler, az ötede korkudan tir tir titreyen yapayalnız ve gencecik bir kadın görmüşler. Adamlardan biri hemen kadının yardımına koşmuş. Onu sırtına almış, suyu öylece aşmış. Sonra kadını derenin öte yakasında yere bırakıp iyi günler dilemiş. Böylece yollarına devam etmişler.
Ancak yolun kalan kısmında öteki seyyahın ağzını bıçak açmamış. Suratından düşen bin parça. Somurttukça somurtuyor. Birkaç saat böyle surat astıktan sonra suskunluğunu bozup şöyle demiş: ‘Ne demeye o kadına yardım ettin? Bir de üstelik ona dokundun. Seni ayartabilirdi! Baştan çıkarabilirdi! Erkekle kadın böyle temas etsin, olacak iş mi! Ayıp yahu! Olmaz, bize yakışmaz!
Kadını sırtında taşıyan seyyah sabırla gülümsemiş: ‘İyi de dostum, ben o genç kadını derenin karşısına geçip orada bıraktım; sen ne demeye hala taşırsın?’
‘Kimi insan böyledir’ dedi Şems. ‘Kendi korkularını, önyargılarını başkalarına yansıtır ve onlarda gördüğünü sanır. İşte asıl yük budur. Zihinlerini zanlarla doldurur, sonra da bunca ağırlığın altında eziliverirler.

^-^ KEDİLER ^-^

* A.Z.Zahara, dünyayı gezmediği zamanlar kitapları, dostları, kedileri, kaplumbağaları ile birlikte Amsterdam’da yaşamakta.

* … bir çalılığın dibinden sürünerek geldi bir gölge, vahşi bir kedi gibi zerafetle ve sinsice…

* Ona baktığım zaman ara sokaklarda kedi kovalayan… oğlan çocuğunu görüyordum.

* Öğle vakti ayaz öyle sertleşmişti ki sokaklarda kediler donmuştu; ağızları açık, bıyıkları tel tel buz…

            Okuduğum tarih: 02 Temmuz 2012

Yazar Hakkında Bilgi= Strasbourg doğumlu Elif Şafak çocukluğunu ve gençliğini Ankara, Madrid, Amman, Köln, İstanbul, Boston, Michigan ve Arizona’da geçirdi. , ODTÜ Uluslar arası İlişkiler Bölümü’nü bitirdi, yüksek lisansını aynı üniversitede Kadın Çalışmaları Bölümü’nde, doktorasını ise Siyaset Bilimi alanında tamamladı. . İlk romanı Pinhan’la 1998 yılı Mevlana Büyük Ödülü’nü aldı. Bunu Şehrin Aynaları (1999) ve Türkiye Yazarlar Birliği Ödülü’nü kazandıran Mahrem izledi(2000). Ardından her ikisi de çok satan ve geniş bir okur kitlesine ulaşan Bit Palas (2002) ve İngilizce kaleme aldığı Araf (2004) yayımlandı. Med Cezir’de (2005) kadınlık, kimlik, kültürel bölünme, dil ve edebiyat konulu yazılarını topladı. 2006’da senenin en çok okunan kitabı olan Baba ve Piç’i yayımlandı. Ardından aylarca satış listelerinden inmeyen ilk otobiyografik kitabı Siyah Süt’ü yazdı. Doğan Kitapçılık tarafından 2009 martında yayımlanan Aşk Türk yayıncılık dünyasında önemli bir rekora imza atarak, en kısa sürede en çok satan roman oldu. Tüm eserlerinden seçkiler niteliğinde olan Kağıt Helva aralık 2009’da yine Doğan Kitapçılık tarafından yayımlandı.
         Eserleri otuz dile çevrilen Elif Şafak’ın romanları dünyanın en öenmli yayınevlerinden Farrar, Straus and Giroux, Viking ve Penguin tarafından yayımlanmaktadır.
  
ARKA KAPAK –

(Kitabın içinden sayfa 35)
Bundan uzun zaman önceydi. Bir roman düştü gönlüme. Aşk Şeriatı. Yazmaya cesaret edemedim. Dilim lal oldu, kalemimin ucu kör. Kırk fırın ekmek yemeye yolladım kendimi. Dünyayı dolaştım. İnsanlar tanıdım, hikâyeler topladım. Üzerinden çok bahar geçti. Fırınlarda ekmek kalmadı; ben hâlâ ham, hâlâ aşkta bir çocuk gibi toy…
‘Hamuş’ derdi Mevlâna kendine. Yani Suskun. Düşündün mü hiç, bir şairin hem de nâmı dünyayı sarmış bir şairin, yani işi gücü, varlığı, kimliği ve hatta soluduğu hava bile kelimelerden müteşekkil olan ve elli binden fazla muhteşem dizeye imza atmış bir insanın, nasıl olup da kendine SUSKUN adını verdiğini…?
Kâinatın da tıpkı bizimki gibi nazenin bir kalbi ve düzenli bir kalp atışı var. Seneler var ki nereye gidersem gideyim o sesi dinledim. Her bir insanı Yaradan’ın emaneti saklı bir cevher addedip, anlattıklarına kulak verdim. Dinlemeyi sevdim. Cümleleri, kelimeleri ve harfleri… Oysa bana bu kitabı yazdıran şey som sessizlik oldu.
Mesneviyi şerhedenlerin çoğu bu ölümsüz eserin “b” harfiyle başladığına dikkat çeker. İlk kelimesi “Bişnev!”dir. Yani “Dinle!” Tesadüf mü dersin ismi “Suskun” olan bir şairin en kıymetli yapıtına “Dinle!” diye başlaması. Sahi sessizlik dinlenebilir mi?Bu romanda her bölüm aynı sessiz harfle başlar. “Neden?” diye sorma, ne olur. Cevabını sen bul. Ve kendine sakla. Çünkü öyle hakikatler var ki bu yollarda, anlatırken bile sır kalmalı.
A.Z.Zahara
Amsterdam, 2007

31 yorum:

  1. Ben çok severek okumuştum bu romanı.Etkilendim yani:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :))) Yorumun için teşekkürler.
      Keyifli okumaların daimi olsun.

      Sil
  2. Ben önce Ahmet Ümit'in Bab-ı Esrar'ını okumuştum sonra aşk'ı okudum,Aşk bana çok sönük geldi anlatım ve duygu olarak kıyaslayacak olursam:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bab-ı Esrar'ı hala okuyamadım, içimde kaldı desem;:)))) Demek Aşk'ı aynı duygularla okumuşuz:)
      Sevgiler.

      Sil
  3. Elif Şafakı severim çok ustaca kurgular romanlarını zekidir ve içedönük bir yapısı vardır bunu romanlarına çok güzel yansıtır

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Elif Şafak'ın kalemini ve anlatımını ben de çok beğendim. Diğer kitaplarını da zamanla okumalıyım.
      Sevgiler.

      Sil
  4. Okuyanım kitaplarda kişiden kişiye beğeni değişebiliyor çok normal.Önemli olan okumak.Paylaşmak.Bende etkilenmiştim.Ama önce okuduğum roman türü farklıydı.Mesneviyi okumak istiyorum kışa. Önerin ne yönde olur canım:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısın Canancım, kitaplar da müzik gibi. Kişiden kişiye veya okunan ya da dinlenen ruh haline göre de etkisi farklı oluyor.
      Seneler önce Alanya'ya tatile gideceğimizde önce kayınpederimin Antalya'daki yazlık evine uğramamız adettendi:) Kayınpederin evin bir odası kocaman bir kütüphaneye ayrılmıştır. Tahmin edeceğin üzere her gidişimizde içinde kaybolduğum bir odadır:) Orada Mesnevi'nin devasa boyutlarda bir kaç ciltlik basımını görünce kaldığımız bir hafta boyunca geceleri sabahlara kadar ciltlerin arasında kendimi kaybettiğimi hatırlarım. Ama şimdi sana hangi yayınevinin basımı olduğunu üzgünüm ki söyleyemeyeceğim çünkü hatırlamıyorum ve zaman kısıtlı olduğu için ajandama notlar alamamıştım. Ama kayınpeder veya biz ne zaman olursa isterse seneye olsun Antalya'ya gidersek senin için bakıp yayınevini ve basım tarihini yazarım. Onun dışında üniversite yıllarımda arkadaşlarımdan alıp okuduğum Mevlana üzerine eserler vardı ama o zamanlar not alma alışkanlığım yoktu:( Son yıllarda netten de çok faydalandım bu konuda. Çok güzel yazılara, paylaşımlara ulaştım. Bu şekilde de harika bilgilere ulaşabilirsin. İnternet bir umman, içinde doğru bilgiye ulaşmak da büyük bir nimet:))
      Kocaman sevgiler.

      Sil
  5. merhaba canım
    sen böyle paylaşımlar yaptıkça benim merakım artıyor
    bu kitabı kitapçıda ismini görsem aşk üzerinedir der belki ilgimi çekmez ama alıntılarına bakacak olursam iki insan ilişkisinden değilde daha çok ruhani aşk mı acaba
    paylaşım için çok sağ ol canım
    sevgiler :)))))))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba canıma arkadaşım,
      Aşk, hem ilahi aşk hem ruha, bedene hitap eden aşk... İkisi de çok güzel harmanlanıp anlatılmış.
      Mevlana, Şems ve yaratıcı minvalinde aşkın ele alınışı ve kadın-erkek arasındaki aşk...
      Ben teşekkür ederim canım yorumun için.
      Sevgiler benden:)

      Sil
  6. Elif Şafak'ın ilk kitaplarını okumadan direk Aşk, İskender falan okursanız seversiniz, çok etkileyeci gelmez ama güzeldir, okunur dersiniz.

    Baba ve Piç, Pinhan, Mahrem, Bit Palas, Araf, Şehrin Aynaları kitaplarını okursanız, Aşk'ı beğenmeniz çok zor. Ben kitabı elime aldığımda sinir olmuştum, fırlatıp atıyordum nerdeyse çünkü özellikle ilk bölümleri direk çeviri kokuyordu.
    Sonra kitabın konusu sardıkça devam ettim ama vay be falan da demedim.

    Tabi açıkça söylemek de gerekiyor ki ilk dönem kitapları son dönem yazdıklarından çok daha derin, dili ağır, herkes anlamıyor. Anlamak için iki üç kere dönüp okumak zorunda kalabiliyorsunuz bazı bölümleri, Şehrin Aynaları öyleydi mesela.

    Yazarın kararına da saygı duymak gerek, çok satan bir yazar olmak isteyebilir, kitaplarını herkes alsın isteyebilir.. bunun bedeli de sadeleşmek, her sene bir kitap çıkarmak kaliteden ödün vermek pahasına.. Kendi bilir..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorumunuz benim için yol gösterici oldu. Çünkü Elif Şafak'ın kalemiyle çok yeni tanıştığım için ve henüz iki kitabını okuduğum için bir şaşkınlık içindeydim. Mahrem'in üzerimde bıraktığı etkiyi Aşk'ta da bulacağımı ümit ederek okumuş ve biraz hayal kırıklığı yaşamıştım. Ama izlenimleriniz ve tavsiyeleriniz doğrultusunda o zaman ilk dönem kitaplarına yönelmem gerekiyor.
      Değerli yorumunuz için çok çok teşekkür ediyorum.
      Sevgilerimle.

      Sil
  7. Rüzgara Doğru'nun blogundan buraya geldim. iyi ki de gelmişim.
    Ben de severek okumuştum bu kitabını Elif Şafak'ın. Çok güzel postlar hazırlamışsın. Ellerine sağlık.

    gizemizmirli.blogspot.com

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoşgeldin, çok mutlu oldum.
      Teşekkür ediyorum.
      Sevgilerimle.

      Sil
  8. Hazineler ve defineler yıkıntılar arasında olur. Ne varsa harap bir kalpte var!

    Bu söz gerçekten manidar.

    Geçen hafta ben de okuyup postunu yazmıştım.İncelemek istersen:
    http://herseydenbirtutam-undenied.blogspot.com/2012/06/ben-de-okudum-nihayet.html

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorumun için teşekkür ediyorum.
      Paylaşımını da keyifle okudum.
      Sevgiler.

      Sil
  9. Aşk, Elif Şafağın ilk okuduğum kitabı. Popüler kitap, dergi, filmlere antipatim olduğu için çıktıktan bayağı sonra okudum. Sonra peşinden mahrem, Bit palas, baba ve piç geldi ama ilki kadar beğenmedim, daha doğrusu hiç beğenmedim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kimi kitaplar okuyanın yüreğine dokunamıyor kimi zaman.
      Yorumun için teşekkürler.
      Sevgiler.

      Sil
  10. herhangi bir beklentiyle okumadığım için keyif almıştım.
    sevgilerimle okuyan'ım:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :)))) Yorumun için teşekkürler canım.
      Sevgilerimle.

      Sil
  11. Hiç elif şafak okumadım canım :)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mahrem'i oku derim, ben çok beğendim:)))

      Sil
  12. Hmmm.. Hemen almalıyım. Elif Şafak benim de favori yazarlarımdan biri.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Keyifli okumalar dilerim.
      Sevgiyle kalın, daima...

      Sil
  13. Aşk iyi bir kitaptır...insana iyilik aşılayan Mevlana'nın yorumudur...
    okumana sevindim, bu aralar kitap dayanmıyor sana Ayşimcim, maşallah:)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biraz yüzeysel anlatılmış gibi Mevlana fakat tabii ki Mevlana'nın felsefisi, engin görüşleri, şiirleri... bir roman kurgusu içinde de belki daha fazla yansıtılamazdı.
      Belki de ben ilk önce Mahrem'i okuduğum için Elif Şafak'ın oradaki dilini aradım biraz da.
      Sorma Nathaliecim yaz aylarında özellikle sakin ve sessiz ortamlarda kitap okuma sayım had safhaya ulaşabiliyor:) Ama eve dönünce kalabalığın yaşattığı karışıklık şevk mevk bırakmıyor:)))
      Sevgilerimle canım.

      Sil
  14. Elif Şafak'ın kitapları sürekli aklımda ama bir türlü başlayamadım.
    En kısa zamanda başlamak istiyorum. Mahrem ve Aşk ilk okuyacaklarım olacak sanırım :)
    Paylaştığın için teşekkürler canım sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hele ben, senelerce Elif Şafak okumak isteyip anca birkaç hafta önce okuyabildim:)))
      Teşekkür ediyorum canım.
      Sevgilerimle.

      Sil
  15. Mahremi okumadım ama Aşk'ı okuduğumda benzer duygular yaşadım.sanki zorlama var gibi.bilmiyorum.belki reklamlara kapılıp çok beklenti yüklüyoruz..

    YanıtlaSil
  16. Bence fırsatını bulduğunda Mahrem'i oku derim. Ben çok etkilendim, eminim sen de beğenirsin.

    YanıtlaSil
  17. Berbat bir kitaptır. Hatta bence ''Berbat'' ifadesi bile yetersiz kalır. Kadın hayatımda tanıdığım en büyük yalaka. Bu kitabı da ülkeyi on kusur yıldır yönetip, perişan eden hükümete yalakalık olsun diye yazmıştır. Edebi hiç bir değeri yoktur. Kitabın bir bölümünde ''Şapka çıkartmak'' deyimini kullanmış olduğunu anımsıyorum, çok acınasıdır. O dönemde şapka varmış gibi... Cilalanmış, içi boş bir balondan başka bir şey değildir Elif Şafak! Okumaya yeni başlamış acemi okuru etkilemekten öteye gidemeyecek, sığ ve samimiyetsiz bir yazardır. Özellikle sohbetlerde mütemadiyen kendinden söz etmeye bayılır. Kendine de aşıktır zaten... Bence bu samimiyetsiz kadının yazdıklarını çok da önemli şeyler sanmayın sakın. Zaten bir çoğunun özgünlüğü bile tartışmaya açıktır!..

    YanıtlaSil