Sayfalar

19 Mayıs 2013 Pazar

Ermiş - Halil Cibran

Halil Cibran'ın 'Ermiş' isimli kitabı uzun zamandır almak istediğim kitaplar arasındaydı. Ve sevgili Tülin ile gerçekleştirdiğimiz kitap takası sonucu kavuşmuştum:) Kütüphanesinin en değerli kitaplarından birini, benim okuma aşkım karşılığında bana gönderdiği için ayrıca tekrar teşekkür ederim.
Takaslık kitaplarıma bakmak isterseniz buraya lütfen:)

Nihayet geçen ay okudum.




ERMİŞ
Yazarı: Halil CİBRAN
Çeviren: Aytunç Altundal
Yayın Hakları: Anahtar Kitaplar
-         Birinci Basım: 1994, İkinci Basım: 1995, Üçüncü Basım: 1999, Dördüncü Basım: 2000
-         108 sayfa
Kitabın Orijinal Adı: The Prophet
Alfred A. Knoph, Inc. New York – 1923 basımından çevrilmiştir.


Kitaptan Alıntılar;

        * Halil Cibran, 1931 yılında New York’taki küçük bir çatı katında yoksulluktan ve birbiri ardı sıra gelen hastalıklardan kurtulamayarak öldüğünde 48 yaşındaydı.

         * … kim ayrılabilir ki acılarından ve yalnızlığından pişmanlık duymadan.

         * Geceler ne denli sıcak olursa olsun gidememek donmak demektir.

         * Sözcükler, ne dili, ne de kendilerine kanat takan dudakları yanlarında götürebilirler. Yapayalnız dağılırlar boşluğa ve yapayalnız ararlar yaşamın gücünü.
         Yapayalnızdır güneşe doğru uçan kartal, yanında yuvası yoktur.

         * Evlilik Üzerine-
         Bırakın yüreklerinizin sahilleri arasında gelgit çalkalanan bir deniz olsun sevgi.
         Ekmeğinizi bölüşün, ama aynı lokmayı dişlemeye kalkmayın.
         Şarkı söyleyin, dans edin, eğlenin birlikte, ama ikinizin de birer Yalnız olduğunu unutmayın.
         Çünkü lavtadan dağılan müzik aynı, ama nağmeleri çıkarak teller ayrıdır.
         Hep yan yana olun, ama birbirinize fazla sokulmayın;
         Çünkü tapınağı taşıyan sütunlar da birbirinden ayrıdır.
         Çünkü bir selvi ile bir meşe birbirinin gölgesinde yetişmez.

         * Vermek Üzerine-
         Su kaynaklarınız doluyken, susuz kalırsam diye korkulara kapılmak en giderilemeyecek susuzluk değil de nedir?
         Hem, kişinin sonsuza dek elinde tutabileceği bir nesne var mı ki?
         Bugün elde olanlar, bir gün gelecek, mutlaka başka ellere verilecektir.
         Öyleyse şimdiden verebilmek varken, vermek mevsiminin varislere kalmasını beklemek niye?
         ‘Vermek isterim ama verdiklerim yerini bulmalı, değmeli.’ der durursunuz.
         Oysa meyve bahçenizdeki ağaçlar ve çayırlara saldığınız davarlar böyle söylemiyorlar.
         Onlar yaşamak için veriyorlar, çünkü vermezlerse ölür, yiterler.

         * Çalışmak Üzerine-
         Ben size diyorum ki, hayat, ancak hızlı gelişiminden yavaşlatılmaya kalkışıldığında kapkara olur.
         Ve bu hızlı gelişim bilgiden yoksunsa kör olur.
         Ve her bilgi, içinde eylem yoksa boşunadır.
         Ve her eylem içinde sevgi yoksa boştur.
         Sevgiyle dolu olarak çalışırsanız, ilkin kendinize, sonra birbirinize sonra da Tanrı’ya bağlanmış olursunuz.
         Sevgiyle dolu olarak çalışmak nedir, bir de bu var?
         Dokuduğunuz kumaşı, sanki yalnız en sevdiğiniz kimse giyecekmişcesine yüreğinizden çektiğiniz ipliklerle dokuyabilmek,
         Kurduğunuz yapıya, sanki içinde yalnız en sevdiğiniz oturacakmışcasına özenle ve sevgiyle kurabilmek.
         Serptiğiniz tohumları ve onun ürünlerini, sanki yalnız en sevdiğiniz yiyecekmişcesine sevgiyle ekip biçebilmek,
Bütün yaptıklarınıza kendi canınızdan yükselen bir soluk katabilmek.

* Sevinç ve Keder Üzerine-
Sevinciniz, gerçekte peçesini kaldırmış kederinizdir.
Gülümsemelerin yükseldiği o kendisiyle özdeş pınardan, çoğu kez gözyaşlarıyla dolu nice hıçkırık da duyulmuştur.
Keder, varlığınızın derinliklerine işledikçe sevinciniz artar.

* … yeryüzü, sizlerin çıplak ayaklarınızı bağrında duymaktan hoşlanır ve rüzgar da saçlarınızla oynaşmayı özler.

* Her biriniz Tanrı’nın bilgisinde tek tek yer aldığınız içindir ki, her biriniz Tanrı’yı kavramakta ve yeryüzünü anlamakta tek başınasınızdır.

* Aranızdan bazıları, yalnız kalmaktan korktukları için konuşkanları ararlar.
Bu gibiler, yalnızlıklarının sessizliği, çıplak benliklerini kendi gözleri önüne sereceğinden korktukları için kaçmak isteğindedirler.

* Zamanı bir ırmak yapar ve başına oturup akışınız izlersiniz.

* … dün, bugünün anısı, yarın da bugünün düşü…

                                                     Okuduğum tarih: 20 Nisan 2013

ARKA KAPAK –

"Cibran, Yakın, Orta ve Uzak Doğu'nun geleneksel öğretilriyle Batı düşüncesini karşılaştırmış, bireysel ve toplumsal olgulara çeşitli sentezler getirmiştir.Yapıtlarında şiirsel bir anlatım kullanmış, Doğu düşüncesini Batı diliyle yazmıştır. Bu nedenle Cibran'ın eserlerini okuyanlar, bir bakıma Peygamberlerin kitaplarını okuyormuş izlenimine kapılırlar. Tıpkı kutsal kitaplardaki gibi yazım büyük önem taşır. Aforizmalarını sanki meydanlarda yüksek sesle okusunlar diye yazmış gibidir. Her kitapta kurgu aşağı yukarı aynıdır. Bir "Öğreten" bile de ondan "Öğrenenler" vardır. Konu da az çok aynıdır: Doğa, Toplum ve İnsanoğlu. Bu üçlü her zaman bir bütün içinde ele alınır ve "Öğreten", Doğa'nın, Toplum'un ve İnsanlığın yasalarını anlatır. 
Halil Cibran, gerek şiirlerinde, gerekse resimlerine "İnsanoğlu"nu ve onun "İnsan"lığını en yüce doğa olayı olarak ele alır. Evrimlere yürekten inanır. "Sizler Doğa'nın çocuklarısınız" der. İnsanlara eziyet edenleri, sömürenleri, aldatanları şiddetle kınar.

Ama sömürenlerle de yalnız acıma duygusuyla yanaşmaz: "Eğer başınıza bir despot geçmişse bunun sorumlusu sizlersiniz; Yüce Yaratan, alnınıza diktatörleri yazmamıştı, bunu sizler kendi kendinize yazıyorsunuz", der. İnsanlar, diktatörlere başkaldırmaları gerektiğini savunur.

7 yorum:

  1. Her sayfasinda altini cizecek bir.seyler buldugum bir kitapti cok sevdim gercekten

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, ben de aynı fikirdeyim. Çok güzel bir kitap.
      Sevgilerimle ^-^

      Sil
  2. Aaaa...Ben göndermemiş miydim :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok çok çok ama çok özür dilerim:( Neden kafam karıştı, nasıl böyle bir hata yaptım ben de bilmiyorum. Gerçekten üzgünüm, kusuruma bakma lütfen. Hemen düzelttim.
      Bu güzel kitap için tekrar teşekkür ederim:)
      İçten sevgilerimle ^-^

      Sil
    2. Ne hatası canım :) Özre falan da hiç gerek yok. Ben neleri karıştıryorum bilseniz. Hem kitabı sevdiyseniz daha ne olsun.
      Sevgiler.

      Sil
  3. okumadıklarımdan yine.not aldım teşekkürler canımcım.sevgiler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beğeneceğine inanıyorum canım.
      Kocaman sevgiler:)

      Sil