Kategoriye göre aynı yazardan seri olmayan üç kitap okuyacağız.
Ben Susanna Tamaro'yu seçtim.
Kategori dahilinde paylaştığım diğer kitabı:
Aklı Bir Karış Havada - Susanna Tamaro *Güz Okuma Şenliği 2014*
Okuma halleri fotoğraflarıma bakmak isterseniz:
Okuma Halleri, Fotoğraflarla - Var Olan Ada / Susanna Tamaro
Denemelerini sıkılarak okudum, pek sevemedim...
VAR OLAN ADA
Yazarı: Susanna
TAMARO
Türü: Deneme
Yayın
Hakları: Can Yayınları
www.canyayinlari.com
- 1.
basım: Ağustos 2012 (10.000 adet)
İtalyanca
aslından çeviren: Eren Cendey
- 149 sayfa
Kitaptan Alıntılar;
* (İtalya)
Anneler öldürüyorlar, intihar ediyorlar ve ayrıca erkek arkadaşları ve kocaları
tarafından öldürüyorlar. Ayrılığı hazmedemeyen erkeklerin öldürdüğü karılarıyla
ilgili haberlerin gelmediği bir gün kalmadı artık. Eski kocaların zulmü ya da
takıntılı tacizi öylesine yaygınlaştı ve tehlikeli bir boyut aldı ki, bu konuda
bir yasa gerekliliği doğdu.
* Rüzgarın
değdiği ıhlamurla meşenin aynı sesi çıkarmayacağı belliydi zaten ama bular
kışın, yazdan ya da bahardan da değişik sesler yayıyorlardı; üstelik aynı
ağaçta gündüz rüzgarıyla gece rüzgarı bile farklı etkiler yaratıyordu.
^-^ KEDİLER ^-^
* ... masalın iki
kahramanı olan Kedi ve Tilki...
* Biz torunları
ona bir kedi hediye ettiğimizde...
Okuduğum tarih: Kasım 2014
Yazar Hakkında Bilgi= Susanna Tamaro, İtalyan kent soylu bir ailenin kızı. Trieste'de 1957 yılında doğdu, Orvieto
yakınlarında kedileri ve köpeğiyle birlikte yaşamaktadır. Zor bir çocukluk
dönemi geçiren Tamaro, 18 yaşındayken, bir depreme tanık olur, 25 yaşındayken
ölümcül bir hastalık geçirir ve 27 yaşında yazmaya başlar.
Her
başarıya ulaşmış yazarın yaşamış olduklarını o da yaşar. İlk denemelerinde
başarısız olur ama bunlara aldırmadan yoluna devam eden Tamaro “Tek Bir Ses İçin”
adlı kitabıyla büyük ses getirir. ”Yüreğinin Götürdüğü Yere Git”
adlı bu eser de ona daha büyük bir ün kazandırır. (Bu kitap aylarca İtalya'da
liste başı olmuştur.) Genelde günlük ya da mektuplar şeklinde yazar. Olayları
birinci ağızdan anlatır. Eserlerinde hep bir hüzün vardır. Kahramanları
genellikle ölümün eşiğine gelmiş ama bu durumu kabullenmiş; hayatta aradığını
bulamamış insanlardır.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Susanna_Tamaro
ARKA KAPAK –
Yok oluş da, kurtuluş da
bizim elimizde. Seçim yapma sorumluluğu bize düşüyor.
Susanna Tamaro okurlarını "karası" düşüncelerden, "denizi" kelimelerden oluşan adasına davet ediyor. Var Olan Ada, yazarın kimi gazetelerde yayımlanmış kimi bugüne kadar hiç gün yüzüne çıkmamış yazılarından oluşuyor. Tamaro tıpkı diğer kitaplarında olduğu gibi burada da yaşamı sorguluyor ve insanın iç huzuru, ölüm, yaşam, din üzerine düşündüklerini paylaşıyor.
"Eninde sonunda önümüzde iki yol açılacaktır. Ya sahip olmak için yaşayabiliriz ya da inanç birliği için. Ya kudret için yaşayabiliriz ya da aşk için. Ya mutlak olduğuna inandığımız kendi dar ufkumuzla yaşayabiliriz ya da alçakgönüllülükle, sınırlı bir görüşe razı oluruz ve bu görüşte hayat şimdi, ebediyen olacağı üzere olağanüstü bir gizemle ortaya çıkar ve gizem bizden mutlak saygı bekler.
Dünyamızın önünde bulunduğu yol ayrımı budur: 'Her şey mümkündür ve meşrudur,' diyen Faustvari çılgınlık içinde devam etmek ya da durmak ve rotayı değiştirmek."
Gerçekten her şeyin yanıtını dış dünyada mı arıyoruz? Zihnimizde aynı düşünce dönüp duruyor: Bu adadan kurtarılmayı mı bekleyeceğiz yoksa mutluluk içinde yaşamayı mı öğrenmeye çalışacağız?
Susanna Tamaro okurlarını "karası" düşüncelerden, "denizi" kelimelerden oluşan adasına davet ediyor. Var Olan Ada, yazarın kimi gazetelerde yayımlanmış kimi bugüne kadar hiç gün yüzüne çıkmamış yazılarından oluşuyor. Tamaro tıpkı diğer kitaplarında olduğu gibi burada da yaşamı sorguluyor ve insanın iç huzuru, ölüm, yaşam, din üzerine düşündüklerini paylaşıyor.
"Eninde sonunda önümüzde iki yol açılacaktır. Ya sahip olmak için yaşayabiliriz ya da inanç birliği için. Ya kudret için yaşayabiliriz ya da aşk için. Ya mutlak olduğuna inandığımız kendi dar ufkumuzla yaşayabiliriz ya da alçakgönüllülükle, sınırlı bir görüşe razı oluruz ve bu görüşte hayat şimdi, ebediyen olacağı üzere olağanüstü bir gizemle ortaya çıkar ve gizem bizden mutlak saygı bekler.
Dünyamızın önünde bulunduğu yol ayrımı budur: 'Her şey mümkündür ve meşrudur,' diyen Faustvari çılgınlık içinde devam etmek ya da durmak ve rotayı değiştirmek."
Gerçekten her şeyin yanıtını dış dünyada mı arıyoruz? Zihnimizde aynı düşünce dönüp duruyor: Bu adadan kurtarılmayı mı bekleyeceğiz yoksa mutluluk içinde yaşamayı mı öğrenmeye çalışacağız?
Keyifli okumalarınız olsun...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder