Fotoğraf Hikayeleri'nin de aslında kurgusu ve konusu gayet enteresan. Alıntılardan da anlayabilirsiniz güzel olduğunu. Ancak neden bilmiyorum kitap akmadı, gitmedi ve sonuç olarak 119. sayfaya kadar okuyabildim.
Başka zaman yani doğru zamanda tekrar okuyacağım.
FOTOĞRAF HİKAYELERİ
Yazarı: Ahmet
KARCILILAR
Türü: Roman
Yayın
Hakları: İnkılap Kitabevi
www.inkılap.com
- 2005
- 228 sayfa
Kitaptan Alıntılar;
* O bir
fotoğraf hikayecisi; zamanını, mekanını,
kişilerin ve nesnelerin geçmişlerini bilmediği fotoğrafların hikayelerini
yazıyor. Önce fotoğraftaki bütün görünenleri listeliyor. Sonra masanın
yanındaki sehpada duran tarayıcıdan geçirip bilgisayardaki özel bir programda
büyütüyor ve büyüttüğü her ayrıntıdan elde ettiği yeni fotoğrafların
ayrıntılarını listeliyor. Hikayeyi ancak, her büyütmede zenginleşen listedeki
sözcüklerle yazabileceğine inanıyor. Bu sözcüklerle fotoğraftaki kokuyu,
müziği, havanın sıcaklığını, mekanın görünmeyen tarafını, durağan görünen
hareketlerin yönünü, adı okunamayan kapalı bir kitabın içindekileri, kişilerle
eşyaların ilişkilerini tanımlayabileceğini düşünüyor. Bu yüzden gözlere,
dudaklara, yüzdeki çizgilere ve ellerin duruşuna çok önem veriyor.
* ... çok bilinen
iki arkeoloji ilkesi (Koruyamayacaksan çıkarma, çıkaramıyorsan sakla)...
* ... eliyle
Şırnak'ı gösterip, 'Eski adı Şehr-i Nuh'tur' dedi, söylene söylene önce Şernah,
sonra Şırnak olmuş.
* Savaş
fotoğraflarının yarattığı etki, çerçevenin tek nesnesi olan, yüzü acıyla
buruşmuş, elinde tüfeğiyle yere düşmekte
olan askerden kaynaklanmaz. Öyle olsaydı, adi sokak çatışmalarında vurulup yere
düşen kapkaççı ya da uyuşturucu satıcısı fotoğraflarının da benzer bir etki
yaratması gerekirdi. Savaş fotoğrafına bakan kişi bilir ki, bu çerçevede ölen
asker gibi o anda birçok asker başka yerlerde ölmektedir. O tek bir çerçevenin
içinde, binlerce ölümün fotoğrafı vardır. Buna fotoğraf bilgisinin etkisi
denir.
* En büyük
zenginlik kendi kendine yetebilmektir.
* Vega yıldızına
baktığımızda onun ancak yirmi altı yıl, altı ay önceki halini görebiliyoruz.
^-^ KEDİLER ^-^
* ... aynı evi
paylaştığımız kediler...
- Yazım-Basım Hataları -
* Sf/ 25
... büük
şirketler...
* Sf/ 36
... daha fazal
büyütmesinin...
* Sf/ 45
... halsiz başnıı
yana...
OCAK 2014
- Yazım-Basım Hataları -
* Sf/ 25
... büük
şirketler...
* Sf/ 36
... daha fazal
büyütmesinin...
* Sf/ 45
... halsiz başnıı
yana...
OCAK 2014
Yazar Hakkında Bilgi= https://tr.wikipedia.org/wiki/Ahmet_Karc%C4%B1l%C4%B1lar
https://twitter.com/akarcililar
ARKA KAPAK –
Artık unutulmuş, belki de hiç
anımsanmamış bir meslektir fotoğraf hikayeciliği. Zamanını, mekanını,
kişilerinin ve nesnelerinin geçmişlerini bilmediğiniz, ama istediğiniz kadar
büyütüp bütün ayrıntılarını görebileceğiniz bir fotoğrafın tam bir hikayesini
yazmak, odaları, koridorları ve merdivenleri iç içe geçmiş, çok katlı bir
labirenti, içinde dolaşarak tanımlamaya çalışmaktan farksızdır. Fotoğraftaki
her ayrıntıdan yeni bir fotoğraf elde eder, sonra yeni fotoğrafın
ayrıntılarındaki başka fotoğrafların peşine düşersiniz. Aklınızdan sürekli bir
önceki fotoğrafa geri dönüp seçmediğiniz ayrıntıları da bütünüyle görmek,
önceki fotoğrafı tümüyle anlamak düşüncesi geçmektedir, fakat seçtiğiniz
ayrıntıların sunduğu yeni fotoğraflar geri dönüşünüzü geciktirir hep. Bir gün
ilk fotoğrafı anımsamadığınızı fark ettiğinizde kaybolduğunuzu anlar, ama yeni
seçimlerinizin cazibesiyle bunu umursamazsınız. Bu yüzden, hikayesini
anlatabilen bir fotoğraf hikayecisine rastlanamamıştır şimdiye dek. Onlar,
çıkış sandıkları fotoğrafa rastlayana dek kendi fotoğraflarının labirentinde
dolaşırlar öylece. Oysa çoğu labirentin çıkışı, girişidir aynı zamanda.
Defterimden...
Keyifli okumalarınız olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder