Kitaplardan ikisini okudum, blogda paylaşılacaklar arasında yerlerini aldılar:)
Aşk-ı Sani kitabının yazılmasına sebep olan olay çok enteresan geldiği için ilk onu okudum.
Yarım Kalan Öyküler'i ise ismi cezbettiği için okudum.
Detaylı olarak paylaşacağım.
Kitapların arka kapaklarına bir göz atalım...
Aşk-ı Sani
“Bu eseri kaleme almak benim için ilahi bir mesajın gelmesiyle
başladı. Bir gün Allah'ın (Celle Celalühu) hikmetiyle rüyamda kendimi cennette peygamberler arasında gördüm. Hazreti İsa (Aleyhisselam), hazreti Musa (Aleyhisselam) ve hazreti Yusuf'u (Aleyhisselam) cennette sohbet ederlerken görmüştüm ve yanlarında Abdülkadir-i Geylânî hazretleri (Kuddise Sırruhu) de vardı. Rüya içerisinde; ben bu makama nasıl ulaşmış olabilirim diye hayret edip düşünürken bir yandan da peygamberler arasında bir evliyanın var olma sebebini de düşünüyordum. Bu makama nasıl ulaşmış olabilir diye düşünüyordum. Uyandığımda rüyanın çokça etkisinde kalmıştım ve Abdülkadir-i Geylânî hazretlerinin (Kuddise Sırruhu) hayatını araştırmaya karar verdiğimde gerçekten de onun bu üstün makamın sahibi olduğunu gördüm. Daha sonra da bu kitabı kaleme alma kararı aldım.”
-Engin Dinç-
Yarım Kalan Öyküler
Yarım Kalan Öyküler; farklı yaşamları, aşkları, sevdaları, kâh tebessüm ettiren, kâh hüzünlendiren kıyıda köşede kalmış yaşanmışlıkları barındıran bir kitap…
Günümüz genç yazarlarından, Erdal Arslan'ın, bu kitabı da zamanın daha değerli olduğu, hayatın daha çok mahalle aralarında zuhur bulduğu doksanlı yıllardan bu güne bizleri nostaljik öykülerle buluşturmaktadır.
Yazarın, dönemin Türkiye'sinin doğusundan batısına hatta ülke sınırlarını aşan öykülemeleri hepimizin gördüğü, yaşadığı veya bizzat yaşamasa da duyduğu hayat hikâyelerini ele alır.
Yazarın; yaşantılarının arasından cımbızla çektiği ve ustalıkla işlediği bu öyküler, görünen o ki; döneminin nitelikli eserleri arasında yerini alacak.
Zaten her hayatta yarım kalan bir öykü yok mudur?
-Yasemin Küçük-
Azade
Esir kalpler ülkesini terk eyledi Âzâde! Ölü düşlere gark olmuştu, uyandı sekerattan. Esir kalpler ülkesini terk eyledi Âzâde! Sen oldu, ben oldu, biz oldu, aşk oldu. Yüreğinin yelelerini çılgın bir nehir gibi savuran Beyaz bir küheylan oldu. Özgürlükler diyarında esrik bir sevdaya düştü Âzâde! Rüzgâr oldu, yağmur oldu, mayhoş bir mey oldu… Esir kalpler ülkesinden Âzâd oldu Âzâde! Gece Leyla gündüz Mecnun oldu. Hızırları aldı göğüs kafesine, bulutlarda gezen bir kuş oldu. Sırlar diyarının deryası, taşkın akan seli oldu! AŞK koktu Âzâde! Esrik bir melâl ile sana savrulan kırık bir Ney oldu.
Kitaplar güzel görünüyor.Okumak isterim elbet.Bol okumalı, keyifli zamanlar dilerim size.:)
YanıtlaSil