* Edebiyat adına yazarlardan ve kitaplardan bolca alıntının olduğu, Emin Özdemir'in farklı dönemlerdeki yazılarının bir araya getirildiği bir kitap. İki yazarla ilgili fikirlerine katılmasam da sayesinde birkaç kitap not ettim.
Okuma halleri fotoğraflarıma bakmak isterseniz:
Okuma Halleri, Fotoğraflarla * O İyi Kitaplar Olmasaydı / Emin Özdemir
O İYİ KİTAPLAR OLMASAYDI
Yazarı: Emin
ÖZDEMİR
Türü: Deneme
Yayın
Hakları: Bilgi Yayınevi
- 1. Basım
Ocak 2017 2. Basım Şubat 2017
Kapak
Tasarımı: Murat Sayın
- 347 sayfa
Kitaptan Alıntılar;
* O İYİ KİTAPLAR
OLMASAYDI
Okuduğumuz o iyi kitaplar olmasaydı şimdikinden daha kötü
durumda, daha uzlaşmacı, daha itaatkar olurduk. İlerlemenin motoru olan
eleştirel ruhun adı bile okunmazdı.
Mario Vargas Llosa
* Bütün hayat
bütün insanlık bu kitaplarda anlatıldı, bitirildi. Yeni bir şey yaşamak, yeni
bir kitap tanımak oluyor benim için. Kitaplarla ve onların yazarlarıyla
* Tarih imgelemde
var edilmemişse tarih değildir. Kimse geçmişte var değildir, geçmiş şimdinin
belleğinde var olan bir edimdir.
Carlos
Fuentes
* Milyonlarca
gerçek kişinin -aralarında pek çok da çocuk olmak üzere- açlıktan ölmesi karşısında
insanların fazla rahatsız olmaması ama Anna Karenina'nın ölümü karşısında acı
çekmesi ne anlama gelir? Asla var olmadığını bildiğimiz birinin kederini
paylaşmamızın anlamı nedir?
Umberto Eco
* Özgür insan,
okuyan insandır. / Thomas Jefferson
* Yazmak, hem
konuşmak hem de susmaktır; sessiz çığlıklar atmaktır. / Marguerite Duras
* Ne zaman
birinin elinde Ayşe Kulin'den, Canan Tan'dan, Elif Şafak ya da İskender
Pala'dan bir roman görsem sığ okur tipi gelir durur gözlerimin önünde.
* John Steinbeck
... Fareler ve İnsanlar, adını, Robert Burns'un 'Bir Fareye' adlı şiirinden
almıştır. Şair, bahçesini bellerken bir farenin yuvasını bozar; farenin,
yuvanın halinden etkilenir, oturup o şiirini yazar Burns: 'En iyi planları
farelerin ve insanların / Sıkça ters gider.' Sanırım, Steinbeck de bu dizelerin
derinliklerinde romanın iki kahramanı, George Milton ile Lennie Small'un
kurdukları düşlerin, planların yıkılışını bulmuş, romanına bu adı koymuştur.
Ernest Hemingway'in Çanlar Kimin İçin Çalıyor romanı da bir
şiirden alır adını. Şair John Donne, bir kilisede başrahiplik yapmaktadır.
Şiirselliğin ağır bastığı vaazlar veriyor. Şöyle diyor bir vaazında: '...
Ölünce bir insan eksilirim ben; çünkü insanoğlunun bir parçasıyım, işte
bundandır ki sorup durma çanların kimin için çaldığını, senin için çalıyor...'
Hemingay de romanında bu dizelerde geçen, 'çanlar kimin için çalıyor' sözünü
romanına ad olarak seçer, bu adın çağırımsal örüntüsü içinde savaşın
anlamsızlığını, insan yaşamında yol açtığı korkunç yıkımları gösterir.
... Yaşar Kemal, Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana... Bu söz,
19. yy'da yaşamış bir Alevi şairi olan Esiri'nin, İmam Hüseyin'e yazdığı
mersiyede geçiyor: 'Ümmü Gülsüm, Zeynep hep yasta alem / Alemdar Abbas'ın
kolları kalem / Takdir-i ezelde böyleydi ilam / Fırat suyu kan akıyor baksana.'
Belli ki Kerbela gibi kanla, acı ve gözyaşıyla yoğrulmuş o trajik olayla
romanında anlattığı acılı kopuşlar, hüzünlü savruluşlar arasında içsel bir kan
bağı, içsel bir benzeşlik bulmuştur Yaşar Kemal.
* Bal bal demekle
ağız tatlı olmaz.
* Gökyüzü gibi
bir şey bu çocukluk hiçbir yere gitmiyor. / Edip Cansever
* Duygular da
bitkiler gibidir, her ortamda yetişmez.
* Bu dünyada
babasız bir kitap, öksüz bir cilt var mıdır? Başka kitapların soyundan gelmemiş
bir kitap? / Carlos Fuentes
^-^
KEDİLER ^-^
* Yürüdüğün yönü
değiştir, olsun bitsin dedi kedi, yedi onu.
* Fare, kedi,
kapan nesnelerinin, simgesel bir işlevi var mıydı?
* Soyutlama
yetisi gelişmiş birkaç öğrenciyse nesnel kedi-fare öyküsünün derinliklerine
inmiş...
* Sf/ 68
... alagoriye...
Eylül 2017
ARKA KAPAK –
Okuduğumuz o iyi kitaplar olmasaydı şimdikinden daha kötü durumda, daha
uzlaşmacı, daha itaatkâr olurduk. İlerlemenin motoru olan eleştirel ruhun
esamesi bile okunmazdı... Roman ve öykü olmasaydı özgürlüğün hayatı yaşanılır
kılmadaki öneminin, özgürlüğün bir zorba, bir ideoloji ya da dinin ayakları
altında çiğnenmesinin, hayatı nasıl bir cehenneme çevirdiğinin farkında
olmazdık. Edebiyatın bizi yalnızca güzellik ve mutluluk düşlerine daldırmakla
kalmadığı, aynı zamanda her türlü baskıya karşı gözümüzü açtığından kuşku
duyanlar, yurttaşların davranışlarını beşikten mezara kadar denetim altında
tutmaya kararlı tüm rejimlerin edebiyattan niçin bu kadar korktuklarını ve
neden gözlerini bağımsız yazarların üstünden ayırmadıklarını sorsunlar
kendilerine.
-Mario Vargas Llosa-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder