Sayfalar

22 Ağustos 2014 Cuma

Araf- Elif Şafak *Yaz Okuma Şenliği 2014*

Sevgili Pinuccia'nın düzenlediği 'Yaz Okuma Şenliği'nin -Halen yazmaya, üretmeye devam eden bir edebiyatçıdan (yazar, şair, araştırmacı...) bir kitap.- kategorisi dahilinde Elif Şafak'ın 'Araf' kitabını okudum.

Okuma hallerimi görmek isterseniz buraya lütfen:)

Isaac tüm yakışıklılığıyla sizler için poz verdi 



Elif Şafak'ın 'Mahrem' ve 'Pinhan' kitaplarının yeri bende çok ayrıdır. Sonrasında okuduğum kitaplarından aynı derecede etkilendiğimi söyleyemeyeceğim.
Özellikle Araf'ı okurken çok çok sıkıldım. Şayet okuma şenliği listemde olmasaydı yarım bırakırdım.



Paylaştığım Elif Şafak kitapları:

Mahrem - Elif Şafak



ARAF
Yazarı: Elif ŞAFAK
Türü: Roman
Yayın Hakları: Doğan Kitap
www.dogankitap.com.tr
-   1. baskı / Şubat 2010, 18. baskı / Kasım 2012
Çeviren: Aslı Biçen (Yazarla birlikte)
-   385 sayfa

Yazar Hakkında Bilgiwww.elifsafak.com.tr

Kitaptan Alıntılar;

* ... yerden toz değil de iç sıkıntısını süpürmeye azmetmişçesine...
  
* On dört ay önce kulaklıklarımı takıp Nick Cave'in şu şarkısını tekrar tekrar çalmış olsaydım...' Peçetenin üzerindeki malumatı bulmak için durakladı, '... 223 946, 96 kere dinleseydim aynı şarkıyı, kulaklıklarımı çıkardığımda tastamam on dört ay geçmiş olurdu. Benim içinse sadece tek bir şarkı olurdu on dört ay.'
  
        * ... vücudu özlemini çektiği ipeksi uykuya gömülüverdi.
  
        * Toplum önünde konuşma zorluğu çeken insanların yazı yazma yetenekleri hayli gelişmiş olabilir...
  
* Türkçede zamanı öğrenmek için insanlara 'saat' sorulurdu. Halbuki İngilizcede zamanı öğrenmek için insanlara 'zaman' soruluyordu. İngilizcede insanın zamana sahip olduğu ya da olabileceği hissi vardı, halbuki Türkçede zamanı ölçme aracına sahiptin ama zamanın kendisine asla.

* Hangi telefon kartını alması gerektiğini deşifre etmek için listeleri incelerken, Türkiye'nin, kartlarının üzerinde Eyfel Kulesi'nin ışıltılı gece resmi parlayan Avrupa ülkeleri arasında değil, onun yerine sırıtan bir deve resminin bulunduğu Ortadoğu ülkelerinin listesinde bulunması, tam Türklere has bir hayal kırıklığına sevketmişti onu.
  
* Arkadaşın bal bile olsa hepsini yeme.
  
^-^ KEDİLER ^-^

* Şu anda kedilerle evde yalnız başına ne yapıyordu acaba?

* ... iki İran  kedisi...

* ... ardından Gail, hemen peşi sıra dişi kedi, ardından erkek kedi daldı.

* ... bir fincan bitki çayı, yanında kedileri; dişi kedi ona, erkek kedi de dişisine yapışmış.

        * ... peşinde upuzun tüylü duman rengi dişi İran kedisi, onun peşinde de tekir, daha da uzun tüylü, aynı cins erkek kediyle.

* Bu kedilerin yaptığı akla mantığa sığacak gibi değildi. Hem 'köpeklerin-aksine-kediler-özgürlüklerine-düşkündür' efsanesine de hiç mi hiç uymuyordu.

* Kedilerin ve kendisinin önünde ayan beyan...

* Bir türlü başaramamıştı erkek kedi sevmeyi. Hoş, dişi kediyi sevmeyi de başaramamıştı, ama dişi kedinin sevilip sevilmemek gibi taraklarda bezi yok gibiydi...

        *  Dişi kedinin ismi West idi, yani Batı. Gail ona bu ismi Doğu’nun Şarkiyatçı söylemi tarafından sürekli kadınlaştırılmasını eleştirmek için takmıştı. Ömer’in buna bir itirazı yoktu, tabii eğer buna mukabil erkek kediye The Rest, yani ‘Ve diğerleri’ ismi verilmiş olmasaydı.

* Dişi kedi sabit gözlerle mevcut olmayan birini... erkek kedi de kendi kuyruğunun hareketlerini seyre daldı.

        * ... sinir bozucu erkek kediye...

        * ... iyi geçinebileceğin bir hayvan al, mesela kedi...

        * ... içeri komik, basık burunlu, aşırı uzun tüylü, duman grisi tombul bir kedi girdi... tekir ve belki daha az mağrur bir başka kedi geldi. ... kedileri seyretmekten sıkılan...

        * ... kadının peşinden o aleme gitmeye hazırlanıyormuş gibi yanında duruyordu kediler.

        * Kediler çok tatlı...

        * ... iki yanında iki kedi...

        * ... The Rest patisini yaladı.

        * ... iki yanında muhafız kedilerle onu orada uyumaya...

        * ... yırtık pırtık bir kedi kostümüyle... ... kedi kılığındayım...

        * ... hırpalanmış bir kediye nane limon...

        * ... iki kediyi zaptetmeye uğraşıyordu...

        * Kediler zil sesi çıkarabilir mi...

        * ... hem kedi hem köpek tüyü yerine sadece kedi tüyü temizlemenin...

                                                   Okuduğum tarih: 17 Ağustos 2014

ARKA KAPAK –

“İyi de bir insana neden ömür boyu geçerli olacak şekilde tek bir isim veriliyordu başka bir isim de verilebilecekken, hatta isminin harfleri karıştırılıp aynı isimden yenileri türetilebilecekken? Kendimiz de dahil etrafımızdaki her şeyi yeniden adlandırma şansı ne zaman alınmıştı elimizden?
Doğuştan bana verilen bir isme ilanihaye mıhlanıp yapıştığımı bilmek nasıl sıkmaz ki canımı, hayattaki yegâne tesellim kendim olmamayı başarabilme şansım iken? İsimleri sonsuza kadar sabitleyen bir dünyaya saplanmışım, harflerin çığırından çıkmasına izin vermeyen. Ama ne vakit kaşığımı alfabe çorbasına daldırsam ismimi ve onunla birlikte kaderimi yeniden düzenlemek üzere yeni harfler yakalamayı umuyorum.”

Elif Şafak, cinsel/etnik/dini, tüm çarpılmışlıklarıyla aklımızdan çıkmayacak bir günümüz Amerikası tablosu çizmiş. Kaçık, hüzünlü, bilge ve inanılmaz komik romanı insanın damağında acı-tatlı bir lezzet bırakıyor.
FERNANDA EBERSTADT, The Furies romanının yazarı

Büyüleyici kelime oyunları, bir pop kültür aşkı ve korkusuz bir zekâ. Araf, Elif Şafak’ı XXI. yüzyıl edebiyatının önünde şapka çıkarılacak kadar orijinal seslerinden biri yapıyor.
ADAM LANGER, Crossing California’nın yazarı


 Keyifli okumalarınız olsun...

1 yorum:

  1. Benim için de Baba ve Piç'e kadar olan Elif Şafak anlatısının yeri apayrı ve çok özeldir. Yazarın iki ayrı dönemi var denilebilir bu anlamda. Tüm bunların ışığında Bit Palas'ı şiddetle tavsiye ediyorum, severek okuyacağınıza eminim:)

    YanıtlaSil