Sayfalar

24 Ocak 2016 Pazar

Şair - Rafet Elçi * Kış Okuma Şenliği 2015-2016

Sevgili Pinuccia'nın düzenlediği 'Kış Okuma Şenliği' okuma listeme buradan ulaşabilirsiniz.

Listenin 21. sırası: İsmi bir kelimeden oluşan bir kitap.

İlk başta kitabı almamdaki tek etken ismiydi. 'Şair' bir roman için bence seçilebilecek en çekici isimlerden biri. 
Açıkcası alırken bu denli etkilenip beğeneceğimi ben bile tahmin etmemiştim. Enteresan olan, son yıllarda okuyup çok etkilendiğim bir kitap var ki; onun da adı 'Şairin Romanı':) Buradan paylaşımıma ulaşabilirsiniz. Demek -Şair- sihirli kelime:))
Kitap oldukça akıcı, şiirsel, tarihi ve dini. Gönül rahatlığıyla tavsiye edebileceğim bir kitap. 
Rafet Elçi'nin piyasada olan tüm kitaplarını okumak istiyorum. 



Kategori dahilinde okuduğum diğer kitaplar:
** İsmi iki kelimeden oluşan bir kitap.

Arıların Hayatı - Dr. Prof. K. v. Frish

*** İsmi üç kelimeden oluşan bir kitap.


Okuma halleri fotoğraflarıma bakmak isterseniz:
Okuma Halleri, Fotoğraflarla - Şair / Rafet Elçi


ŞAİR
Yazarı: Rafet ELÇİ
Türü: Roman
Yayın Hakları: Litera Yayıncılık
www.literayayin.com
-   İstanbul-2013 2. baskı
-   543 sayfa


 Kitaptan Alıntılar;

        * ... bir kervan gidiyormuş, bunlar bir gün bir vadiye dalmışlar da, orada pınar başında bir şair yıldızlara ve aya şiirler okuyormuş. Kafile sabah olunca yola koyulmak üzere orada dinlenmiş fakat sabah bir türlü olmuyormuş. Zira yıldızlar ve ay şairi dinlemekten usanmadıkları için sönmeyi ve yerlerini güneşe bırakmayı bilmiyormuşlar. Böylece seneler geçmiş. Neden sonra şair ölüce şiirleri de susmuş ve hüzünlü bir sabah olmuş.

        * Ve sen Sara bir şiirsin. Bir şairin uğrunda ölmeyi göze alacağı tek şey.

        * Gözlerinde kelimeler uyuduğu gibi

        * Hür kelebekler gibiyiz düşlerimizde.

        * Şiirler, şairlerin birbirlerine yazdıkları mektuplardır.

        * Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla, o birdir, Samed'dir. Doğmamış ve doğrulmamıştır. Hiç kimse ona benzer ve denk olmamıştır.

        * İçimde konuşanlar var. Büyük bir şehir gibi kafamın içi, her sokaktan sesler yükseliyor, yıldızların arasından kelimeler düşüyor.

        * ... insanlar gibi bildikleri şeyler de büyüyor.

        * Kalbini alıp Allah'ı arayan onu mutlaka bulur. Kalbini alıp Allah'a koşana her saniye mucizeler denk gelir. Öyle ki bir saniye olsun mucizelerden kurtulamaz.

        * ... insanların yüzüne, çiçeklere, bulutlara 'Allah bana şimdi ne söylüyor?' diye bakmayı öğrenin. O zaman sonsuz ve bir sizi bulacaktır.

        * İnce yüzün, nicedir hüzün, mutsuzum!

        * - Temiz ruhunu kirletme! Hiçbir günahın haklı bir sebebi yoktur.
         - Haklı bir sebebi olan günahlar da belki günah değildir.

        * Şiirlerin en güzeli bir kadın kadar güzeldir ve fakat sen onlardan daha güzel bir şiirsin Sara.

        * Sen ne hoş bir sığınaksın Zeyd!
         Sen ne hoş bir mültecisin Sara'


^-^ KEDİLER ^-^

        * ... kuyruğunu yakalamaya çalışan kızgın bir kedi gibi dönüp duruyordu.

        * ... vahşi kediler...

        * ... kedisini de kucağına alıp. Bu kediyi Derbent şehrine gitmeden önce ... Van'dan getirtmişti. Gözlerinin biri mavi, diğer yeşil, tüyleri ise kar beyazdı.

        * ... kucağındaki kedi merdivenlerin üzerine atlayıp...

        * ... kedilere...


- Yazım-Basım Hataları -

        * Sf/ 118
         ... hoşlanmadığını beli ederek...

        * Sf/ 124
         ... benzemiyordu (nokta yok)

        * Sf/ 148
         ...halhaller...

         ... yakıcı bir sihaylıktaki sürmelerle...

        * Sf/ 200
         ... hissediyordu (nokta yok)

        * Sf/ 326
         ... bir oyana bir buyana...

        * Sf/ 327
         ... bir oyana bir bu yana...

        * Sf/ 340
         ... karşılarını çıkanı yok etmek...

        * Sf/ 341
         ... tam kılcını göğsüne saplayacakken...

        * Sf/ 344
         Caferi yakasından...

        * Herkes gücünü yettiği şeyden...

        * Sf/ 430
         ... bir birlerine doğru...

        * Sf/ 488
         ... küreyle onuyordun.

        * Sf/ 495
         ... karnına biz mızrak yiyerek...

                                                                           OCAK 2016


Yazar Hakkında Bilgi=  20 Kasım 1979’da Bayburt’ta doğdu. 

Kanayan Kafesler adlı romanında izlerine rastlanan bir okul hayatı geçirdi. Yani okul kitaplarına tamamen ilgisiz ve okulda okutulmayan kitaplara tam ilgiliydi. 

Kemiğe Dayanmış Yaralar (2003) adlı şiir kitabında ilkokul sıralarından üniversite amfilerine kadar yazdığı şiirleri topladı. Üniversiteyi bitirdiğinde basılmış üç kitabı ve birlikte devam ettirdiği bir kaç projesi vardı. 

Askerlik vazifesi sırasında Donanma Komutanlığı için dört eseri Osmanlıca aslından sadeleştirdi, kendisinin yayına hazırladığı Kılıç Ali Paşa adlı eser 2006 tarihinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından basıldı. 

Birisi zengin bir çevreden diğeri fakir bir muhitten gelen iki genç dahinin hikayeleri olanKanayan Kafesler (2003) ve Kalbimdeki Monarşi’den (2004) sonra bambaşka bir üslupla modern bir psikoloji romanı yazdı (Ruhlar Pipo İçmez 2009). 

Aynı yılın Temmuz ayında kitaplardan uzak kalmasına sebep olan iş hayatına son vererek, erteleyip durduğu 3 büyük projesinden ilkini yazmak için çalışma odasına kapandı. Dört ay sonra çıktığında koltuğunun altında Şair (2011) romanı vardı. Daha müsvedde aşamasında adını duyurmaya başlayan bu eser sayesinde hayatının en önemli gayelerinden birine ulaştı: yazarak yaşamak! 

Şu an biri senaryo, birisi roman, diğeri editörlük olmak üzere üç projeyi aynı anda yürütüyor. İngilizce, Arapça ve Osmanlıca biliyor.
http://sair-rafetelci.blogspot.com.tr/p/kimdir.html


ARKA KAPAK –

Şiire ve şaire âşık insanların yaşadığı uçsuz bucaksız bir çöl... Acımasız toprakların şekillendirdiği yakıcı bir güzellik ve onu elde etmek için birbirine kelamın kılıcını çekmiş iki efsane şair. İnsanların sözlerine Allah’ın sözlerinin karışmasıyla neticelenen dramatik bir yarışma...
Arka planında Doğu Roma, Sasani ve Batı Türk imparatorlukları arasındaki dünya harbinin yaşandığı bu dram, kadim Arap dininin ve Arap töresinin son günlerine ağıtlar yakan bir putperestin diliyle anlatılıyor.
Bir söz için yaşayıp bir söz için ölen insanların dünyasına düşen yakıcı sözler... Başdöndürücü şiirler eşliğinde yaşanan unutulmaz bir doğu masalı. Persler, Doğu Romalılar, Türkler, Ermeniler, Gürcüler, Agvanlar, Avarlar, Çinliler ve Araplar, kısacası kadim dünyanın kadim halkları bu masala şahitlik ederken kendileri adına kendileri konuşuyorlar. Bu romanın bir cevap olması için; DOĞUNUN CEVABI.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder