Monokl Kitap'tan kapak tasarımlarıyla beni cezbeden üç yeni kitap... İlk fırsatta okumak için sabırsızlanıyorum.
Kültüy ♥
Fender ve Kültüy ♥♥
* Hırsıza Her Gün Bayram - Teju Cole
Arka Kapak yazısından... "Hırsıza Her Gün Bayram bir romancık, bir seyahatname ve hırsızlık yöntemlerinin uzun bir listesi. Nijerya'nın sosyal normlarının tetkiki, bir yabancının ağıtı, bir fotoğraf albümü. Cole'un böyle bir şeyi başarması bile tek başına övgüye değer. Bu kitabın bir ilk kitap olması ise yalnızca olağanüstü." -The A.V. Club-
"Öykücülük ve mekân, sürgün ve dönüş üzerine aydınlatıcı bir deneme… olağanüstü." -San Francisco Chronicle- "[Teju] Cole, Baudelaire'in izinden giderek yürüyüşçü kent gezginleri geleneğini sürdürüyor. Alfred Kazin, Joseph Mitchell, J. M. Coetzee ve sıklıkla karşılaştırıldığı W. G. Sebald gibi Cole da edebiyata zamanın ruhuna uygun kendi has üslubunu katmakta." -The Boston Globe-
"Canlı, etkileyici... Cole parçalı bir anlatı, bir tefrika dizisi kuruyor ve yankılanmaya bırakıyor." - The New York Times Book Review-
Fender ♥
* Öyle Şeyler Ki - Amy Leach
Arka Kapak yazısından... "Ben bir Trappistim, tıpkı ağaçlar gibi," diye düşündü zambak; kendisini esintiye bıraktı ama yine de ona tek kelime bile etmedi. "Ben bir Trappistim, tıpkı zambak gibi," diye düşündü dere; inci gibi parlak turuncu balıklarla dolup taştı ama onlarla sohbet etmek istemedi. "Bizler Trappistiz, tıpkı dere gibi," diye düşündü yağmur damlaları, bulutların tatlı suyuyla göleti doldururken veya düşmüş bir kirazın suyuna karışırken yahut da toz toprak içinde hareketsiz dururken; hiçbir yerde kendilerini tanıtma gereği görmediler. "Ben bir Trappistim, tıpkı yağmur gibi," diye düşündü ağaç; suskun yağmurun, ılık yapraklarından toprağa süzüldüğünü hissetti; ıslak kuşlar geri döndü, ağaç ise hiç konuşmadı. "Ben bir Trappistim, tıpkı ağaçlar gibi," diye düşündü Trappist ormana doğru yürürken. Zambak, dere ve balıklar ve yağmur onu duygulandırdı; o ise hiçbir şey söylemedi. Sessizlik yemini etmişlerdi. -Amy Leach-
"Bu küçük cesur kitapta evrenin harikaları sergileniyor. Amy Leach'ın eşsiz sesi yankılanıyor ve mest ediyor. Kimse şimdiki zamana ondan daha iyi hayat veremez: saf bir uçuş deneyimi sağlıyor." -Lawrence Weschler-
Kültüy ♥
* Sabahtan Akşama - Jon Fosse Arka Kapak yazısından...
Johhannes ayakta durmuş tepelere, çayırlara, kayalıklara, evlere bakıyordu, iskeleye, kıyı şamandırasına bağlı kendi küçük kayığına, iskeledeki ambarlara bakıyordu, yol boyunca uzanan evleri, kulübeleri gördü, bütün bunlar karşısında yoğun duygulara kapıldı, çünkü çayırlar ve geri kalanlar, bildiği ne varsa, onun bu dünyadaki yeriydi, onundu hepsi, tüm o tepeler, ambarlar, kıyıdaki kayalar ve onları bir daha hiç böyle göremeyeceği duygusuna kapıldı, ama içinde kalacaklardı, kendisi olarak, bir ses olarak, evet, neredeyse bir ses olarak içimde kalacak, diye düşündü Johannes, ellerini kaldırıp gözlerini ovuşturdu, hepsinin ötesinde gökyüzünde, her bir duvarda, her bir taşta, her şeyde bir pırıltı vardı, tüm tekneler parlıyordu ve artık anlamıyordu Johannes, bugün hiçbir şey eskisi gibi değildi, bir başkalık vardı, ama ne olabilir bu, diye düşünen Johannes anlayamıyordu -Jon Fosse-
"Fosse, İbsen ve Beckett'le kıyaslanıyor. Ama bundan daha fazlası var: Fosse ateşli bir şiirsel yalınlıkla yazıyor." -The New York Times-
"Fosse'nin yazdıkları hem çok yalın hem de çok derin. Anlatı tarzında uyumayan bir heyecan var. O, dünyanın neresinde yaşarlarsa yaşasınlar herkesin içinde olduğu durumlar hakkında yazıyor." -Bergens Tidende-
Kültüy ve Fındık ve Spocky ♥♥♥
Kültüy ♥
Fender ♥
Keyifli okumalarınız olsun ^-^ Fender ve Kültüy ♥♥
Tarih Dergi güzel bir dosya konusu seçmişler 🐈🐕 Buraya bir iki not düşmek istedim 🐱🐶 En vahşi yaratık olan insan neler etmiş şu hayvanlara azıcık hafızamızı tazeleyelim: * 1910 yılında on binlerce köpek Hayırsızada'ya sürülmüş ve öylece terk edilmiş. * Toplu zehirlemeler, fişekle öldürmeler, gazla öldürmeler... *Doğası gereği bir ayının tefle birlikte dans ediyor olması ne kadar gerçek dışı değil mi? Çocukluğumdan hatırlıyorum sokaklarda ayı oynatılırdı! 1929'da sözüm ona yasaklanmış ama 1993'e kadar devam etmiş... * 1912'de dönemin Belediye Başkanı Cemil Topuzlu anılarında İstanbul'daki 30 bin sokak köpeğini 'yavaş yavaş imha ettirdiğini' yazmış! * Bakın 1984 İstanbul Belediye Başkanı Bedrettin Dalan ne demiş: 'Kore'den adam getirtip sokak köpeklerinin hepsini yedirecegim.' * 1987'de Bursa'da 1747 kedi ve köpek diri diri fırında yakılmış. Bilge Karasu'nun bu olaya bir tepki yazısı mevcut. Çok kötüsün İNSAN! Çok kötüsün! Vahşisin! Hem kendine hem hayvana hem doğaya zararsın!
Kitap 'Kafka'nın Cennet ve Cehennemi' ve 'Kafka'nın İkinci Hayatı' adında iki tiyatro metninden oluşuyor. Oyunların çatısı Kafka'nın hayatından ve aforizmalarından izler taşıyor. Şayet sıkı bir Kafka okuruysanız zaten piyesleri okurken hiç yabancılık çekmiyorsunuz. Yok, eğer bu kitap ilk kez Kafka ile ilgili okumanız olacaksa da Kafka'nın yaşamı hakkında bilgiler edinmiş olacaksınız. Ben Franz Kafka'nın tüm eserlerini olmasa da hatrı sayılır derecede kitaplarını okumuş biri olarak Kafka ve Kafka kitabını bir çırpıda beğeniyle okudum.
*(Sonunda birkaç
kitap bulmuştur. Bu kitapları dikkatli bir şekilde inceler.) Kierkegaard, Korku
ve Titreme...
* Bir gün önce Korku ve Titreme kitabını kitaplığımdan alıp biraz karıştırmıştım. Bir gün sonra kitapta karşıma çıkınca eş zamanlı onu da okudum: Burada paylaştım.
*Uzun süreden
beri hiçbir şey yememişti o yazıyla yarattığı 'Açlık Sanatçısı' gibiydi.
Üzerindeki kışlık giysileriyle birlikte kırk dokuz kiloydu.
*Hayvan
efendinin kamçısını alır ve efendi olabilmek için kendisini kamçılar...
- Yazım-Basım Hataları -
*Sf/ 20
... abartarak)Gerçekten...
*Sf/ 24
... duvarıi...
*Sf/ 37
... öksürüğünüğ...
*Sf/ 67
... geçerlidir.Belirli...
... bunlar,
niyetlerin...
*Sf/ 79
... o zaman akadar...
*Sf/ 102
Son tarafta...
*Sf/ 137
... başlar.)Hoşuma...
*Sf/ 148
... anımsayacağım Ama...
Aralık 2016
ARKA KAPAK –
Türkiye'de, hatta bütün
gezegende, hemen her sabah bir başka böcek yerine konmuş olarak uyanmıyor
muyuz? Her gün insan olmaktan kıvanç duyar hale gelmek için mücadele vermiyor
muyuz? Keşke 'demode' olsa Kafka! Keşke güncele ışık tutmaz olsa da yalnızca
geçmişte kalan bir varoluş tarzını anlamak için okunabilse! Belki torunlarımız
ya da onların da torunları için gerçek olur bu hayal.
Tarık
Günersel
Kafka'nın oyun kişisi olarak
yer aldığı bu iki oyun, Franz Kafka'nın kişiliği ve özellikle Kafka'nın hayatı
ve onun edebi çalışmalarının karakteri arasındaki süreklilikler açısından
yazılmış yazıların oluşturduğu 'Kafkoloji'ye önemli bir katkıda bulunmaktadır.
Richter, araştırma modu olarak edebi bir tarzı seçmiştir ve bu da onun bu
ilişkiyi bütün karmaşıklığı ve çok yönlülüğü ile resmetmesini mümkün
kılmaktadır. Her iki oyun da aynı zamanda, tiyatro seyircisine çekici gelecek
orijinal yapımlar için önemli fırsatlar sunmaktadır. Bu oyunlar, pek çok Avrupa
diline çevrilmiştir.