Listenin 12. sırası: Siz doğmadan en az 250 yıl önce yazılmış bir kitap.
Kitabın kapak ve sayfa tasarımı çok güzel. Kitaplığımda bulunmasından memnun olduğum bir eser.
Okuma halleri fotoğraflarıma bakmak isterseniz:
Okuma Halleri, Fotoğraflarla - Bostan ve Gülistan / Sadi Şirazi
BOSTAN ve GÜLİSTAN
Yazarı: Sadi ŞİRAZİ
Yayın
Hakları: Beyan Yayınları
www.beyanyayinlari.com.tr
- 2.
Baskı: Ağustos 2012, İstanbul
Kapak Düzeni: Yazıevi -
Yusuf Kot
Hazırlayan: Osman
Koca
- 400 sayfa
Kitaptan Alıntılar;
* (Bostan-Kitabın
başlangıç cümleleri) Kudretiyle can, hikmetiyle söz yaratan Yüce Allah'ın
adıyla başlıyorum. O, kullarını esirgeyen, düşenlerin elinden tutan, özürleri
kabul eden, kerem sahibidir. Kapısından baş çevirenlerin bir başka kapıda izzet
bulamayacağı kadar yücedir.
* Olgun ve akıllı
insanlar, kusur bulacağım diye kendilerini yormazlar. Kaftan, nakışlı ipekten
olsa bile, yüzüyle astarı arasında dikiş izleri var. Sözlerim de tıpkı bunun
gibi dostlar! Eğer hoşunuza gitmeyen bir şey olursa, onu böyle kabul edip
sırtınıza geçirin.
* Güveneceğin
kişi senden değil, Allah'tan korksun.
* Giydiğim
elbiseler, bedenimin güzelliğinden mahcup olup buruşurdu.
* Sırası gelince
konuşmamak kusur sayılır.
* Doğruların
arkası eğri gelmez.
* Alçak adamlar
karşısında gevşeklik gösterme, tatlı konuşma. Sonra kibirleri artar.
* Ahiret azığını
şimdiden toplamaya gayret et! Zira ölümünden sonra yakınların hırsa kapılıp
ruhuna hiçbir iyilikte bulunmayacaktır. Altını, nimeti bugün dağıt. Yarın onlar
senin olmayacaktır.
* Babasız kalan
çocuğun başına gölge sal...
* ... kimseye
muhtaç değilim diye böbürleneceğin yerde, seni kimseye muhtaç etmeyen Rabbine
şükret.
* Birisi çölde
giderken yolu üzerinde susamış bir köpek
buldu. Baktı ki; nerdeyse ölecek. Hiç vakit kaybetmeden başındaki külahı
çıkarıp kova yaptı... Zavallı köpeğe bir yudum su verdi. Vefatından sonra,
peygamber bu adamı kast ederek; 'Allah, günahlarını affetti!' diye haber verdi.
* Zira kötülere
iyilik etmek,
İyilere kötülük etmek demektir.
* Elinden
geldiğince gönülleri kırma!
Çünkü bir ah, cihanı alt üst eder.
* Kıymetli ömür
şu iki düşünceyle geçti:
Yazın ne yiyeyim, kışın ne giyeyim?
* Günde ne kadar
yemek gerekir?
Yüz dirhem yeterli.
Bu kadar yemenin vereceği güç nedir?
Bu kadarı seni sırtında taşır, daha fazlasını da sen
taşırsın.
Yemek; yaşamak ve Allah'ı şükretmek içindir
Sen ise yemek için yaşadığını sanıyorsun.
* Senin gibi
komşusu varken bu ev,
Ancak ayarı bozuk on gümüş eder,
Fakat sen öldükten sonra bu evin
Bin altın edeceğini ümit ediyorum.
* Ey Allah'ım!
Kötüleri bağışla. Çünkü iyilere, zaten onları yarattığın için iyilik ettin.
Antipatik gelen bölümler:
* !!! Çalgıcı tayfasına meyletme sakın. Çünkü onlar kadınlar gibidir, sana hiçbir faydaları dokunmaz. !!!
* !!! Zira köpek ve kapıcı aynı soydandır,
Biri eteğine, diğeri yakana yapışır. !!!
* !!! Deniz suyuyla yıkasam da köpek daima pistir. !!!
* !!! Öğretmen dayağı, baba sevgisinden iyidir. !!!
* !!! Hiçbir iyilik yapmayan adamın namazını kılma sakın,
Çünkü ömrünü mal biriktirmek için harcamış fakat yiyememiştir. !!!
^-^
KEDİLER ^-^
* Şu talihe bak;
kedi, kürk giysin; ben, çıplak kalayım; olacak iş mi!
* Kediyi
okşarsan, güvercini kapar...
* Sf/ 152
Kocakarıyla Kedi Hikayesi
* Sf/ 206
Kedi ve Köle
* Kedi fareyi
yakalarken aslan kesilir
* Köpeğe saldıran
mağlup kedi gibi
Umutsuzluğa düşünce insanın dili uzar.
* Kedinin canı
yanında tırnaklarıyla kaplanın gözünü çıkardığını...
- Yazım-Basım Hatası -
* Sf/ 89
2. paragraf ilk sıranın sonu...
OCAK 2016
Yazar Hakkında Bilgi= Şeyh Sadi-i Şirazi (Farsça: سعدی
شیرازی Sa'adī-e Shīrāzī; d. 1193, Şiraz - ö. 1292, Şiraz) Fars şâiri ve İslam âlimi.
İran'ın Şiraz kentinde
doğmuştur. Çocukken babasını kaybedip dedesi ve amcası tarafından
yetiştirilmiştir. Daha sonra Bağdat'a
gidip Nizamiye Medreseleri'nde öğrenimini tamamlanmıştır.
30 yıl
boyunca Hindistan ve Kuzey Afrika'yı
dolaştıktan sonra 1256'da
memleketi Şiraz'a
dönerek şiirleri yazmaya başlamıştır. Günümüzdeki en çok konuşulan eseri
Gülistan ve Bostan'dır. Moğol ve Haçlılarla yapılan savaşlara katılmıştır. Haçlılara esir
düşmüştür. On dört defa hacca gitmiştir. Bütün şiirlerinde Sadi mahlasına
rastlanmaktadır.
Günümüzde
Sadi'nin kabristanı Sadi Türbesi, Şiraz'ın
başlıca turistik mekânlarındandır.
21 Nisan (İran Takvimi:
1 Ordibeheşt) "Sadi Günü" olarak anılmaktadır.
ESERLERİ:
·
Gülistan
·
Bostan
·
Havatin
https://tr.wikipedia.org/wiki/Sadi
https://tr.wikipedia.org/wiki/Bostan_(mesnevi)
Kitap Hakkında=
BOSTAN- 1257 yılında Sadi, Ebubekir bin Said bin Zengi’ye
atfen yazdığı eserdir. Bostan güzel yer anlamına gelmektedir. Eserin tamamı
manzumdur. İran edebiyatının en büyük eserlerindendir. Münacaat ve naat ile
başlar. Ardından dört halifeye övgüden sonra eserin yazılış sebebi ve tarihi
yazılmıştır. Ebubekir bin Sad bin Zengi’ye methiye vardır. Eser sonra on
bölüm halinde devam eder. Bostan’ın ön sözü yeryüzünde söylenmiş en lirik edebi
parçalardan sayılmaktadır.
Sadi
bu eseri yazma sebebini şöyle açıklar: “dünyanın her tarafını gezdim
dolaştım, çokça insan tanıdım… Bununla beraber Şiraz’ın temiz insanları gibi
mütevazı insan görmedim… Bu insanların muhabbeti beni Şamdan Rum illerinden
çekti, artık Şiraz’a dönmek istedim. Fakat buralardan dönerken dostlarımın
yanına eli boş dönmek çok ağırıma gitti. Mısırdan dönenler gittikleri yere
Mısır şekeri götürürler ben ise eli boş dönüyorum. Dostlarıma şeker
götüremiyorsam da şekerden daha tatlı sözler götüreceğim dedim ve bununla
teselli buldum. Ne yazacağımı düşündüm ve tertibini yazdım. Düşündüğüm şeyden
adeta güzel bir saray oldu ve o saraya on kapı yaptım:
1.
Bölüm: Adalet,
memleket idaresi, Allahtan korkma,
2.
Bölüm: İhsan ve
iyilik yapma,
3.
Bölüm: Gerçek aşk
ve onun sarhoşluğu,
4.
Bölüm:
Alçakgönüllülük,
5.
Bölüm: Kadere
boyun eğme ve rıza,
6.
Bölüm: Kanaatkâr
insanlar,
7.
Bölüm: Edep ve
terbiye,
8.
Bölüm: Sağlık ve
sıhhat için şükretme,
9.
Bölüm: Tövbe ve
doğru yol hakkındadır.
10.
Bölüm: Münacat ve
kitabın sonudur.
GÜLİSTAN-
Gülistan,
Sadi’yi dünyaya tanıtan eseridir. Bostan’dan bir yıl sonra telif edilmiştir.
Farsçanın en güzide eserlerinden biridir. İçerdiği fikirler hikmetin ve
kültürün en kıymetli fikirleridir. Nazım ve nesir iç içe olup fasih bir dili
vardır. Düzyazısı secilerle süslenmiş içindeki nazmın ahengine oturtulmuştur.
Daha yazıldığı yıldan itibaren tüm doğu dünyasında şöhret bulan bu eser,
Sadi’nin itibarını artırmıştır. Gülistan’ın edebi diline baktığımızda
sehl-i mümteni dediğimiz edebi sanat göze çarpmaktadır. Gülistan’ı kim okuduysa
onun gibi beyitler yazabileceğini sanmıştır. Gerek Türk edebiyatında gerek fars
edebiyatında büyük şairler Gülistan’a nazire yazmaya kalkışmıştır. Muinuddin
el-Cüveyni’nin Nigaristan’ı ve Molla Cami’nin Baharistan’ı Gülistan’a yapılmış
nazirelerin başında gelir. Ancak hiçbiri Gülistan’ın edebi seviyesine
ulaşamamıştır. Gülistan’a nazire yazanlardan Molla Cami, Gülistan’ı şöyle
anlatır: “Gülistan kitap değil cennet bahçesidir, toprağı, çeri, çöpü amber
ile yoğrulmuştur. Sekiz bölümü sekiz cennet kapısıdır. İçindeki hikayeler
Kevser suyunun lezzetini artırır. Gönül alan şiirleri boy çekmiş süslü ağaçlara
benzer…”
Sadi’nin bu eseri yazma sebebine gelince Gülistan’da
şöyle anlatılır. Sadi, bir dostunun çok zengin gül bahçesine ziyarete
gitmiştir. Orada dostu gülleri ile iftihar ederken Sadi bu güllerin geçici
olduğunu asıl ve kalıcı güller edinmemiz gerektiğini söylemiştir. Ve orada Sadi
içinde asırlarca solmayan taptaze güller olacak bir bahçeyi yani Gülistan’ı
yazacağını söyler.
Gülistan, Bostan gibi münacaat ve naat ile başlar ve
eserin ithaf edildiği Ebu Nasır oğul Fahreddin’e methiye ile devam eder. Sekiz
bölümden müteşekkildir.
1.
Bölüm:
Padişahların güzel huyları, iyi adetleri ve tutumları,
2.
Bölüm:
Dervişlerin ahlakı,
3.
Bölüm: Kanaatin
fazileti,
4.
Bölüm: Susmanın
faydaları,
5.
Bölüm: Aşk ve
gençlik,
6.
Bölüm: İhtiyarlık
hakkında,
7.
Bölüm: Terbiyenin
tesiri hakkında ve Sadi’nin zenginlik ve fakirlik hakkında bir iddiacı ile
tartışması,
8.
Bölüm: Sohbet
adabı hakkında ve kitabın sonudur.
http://www.aksitarih.com/sadi-sirazi-ve-bostan-ve-gulistan.html
ARKA KAPAK –
Bostan ve Gülistan sadece
doğu edebiyatın değil tüm dünya edebiyatlarının ölmez yapıtları arasında
gösterilen iki şaheserdir. Şiraz´lı Sadi´nin kaleme aldığı her iki eserde de
evrensel temalara yer verilmiş olup insanoğlunu mutluluğa ve huzura
kavuşturacak reçeteler sunulmuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder