* Bodrum'a indiğimde uğramaya özen gösterdiğim İstiklal Kitabevi'nde kesişti kitapla yolumuz. Arka kapak yazısının birkaç cümlesini okuduktan sonra almaya karar verdim. İyi ki de almışım çünkü Ayrıntı Yayınları'nın internet sitesinde tükendi görünüyor.
* Özellikle bu kitabın arka kapak yazısını okumanızı pek tavsiye etmem. Kitabın belli bir kısmında okuyacağınız önemli bir detayı yazıvermişler:(
* Kitaba büyük bir heyecan ve beklentiyle başladım. Neredeyse yarısına dek heyecanla okudum ancak sonrasında çok farklı bir yöne doğru gitti konu. Kitabın baş karakterlerinden özellikle biriyle ilgili niye, neden, nasıl, ne oldu gibi sorulara cevap beklerken biraz havada kaldı hepsi. Sonu da benim için hayal kırıklığı oldu maalesef. Ama tüm bu olumsuz eleştirilerime rağmen merakla okumaya devam ettim ve hiç yarım bırakmayı düşünmedim. Neden bunu belirttim, çünkü okuma zevkime uymadığını anladığım kitapları illa sonuna kadar okumalıyım düşüncesiyle sıkmıyorum kendimi ve tıkandığı yerde bırakıyorum. Oysa eskiden asla başladığım kitabı yarım bırakmam tarzında bir inadım vardı. Artık böyle durumlarda okunmayı bekleyen diğer kitaplara yöneliyorum. * Toparlayacak olursam Farmakon benim için eksik kalan noktalarına rağmen kendisini okutan güzel bir kitap.
Okuma halleri fotoğraflarıma bakmak isterseniz:
FARMAKON
Yazarı: Dirk
WITTENBORN
Orijinal
Adı: Pharmakon
Türü: Roman
Yayın
Hakları: Ayrıntı Yayınları
- Birinci
Basım Eylül 2009 Baskı adedi 2000
Kapak
Tasarımı: Gökçe Alper
Çeviri: Gökçe
Gündüç
- 447 sayfa
Kitaptan Alıntılar;
* Bavyera Kralı
II. Ludwig (1845-1886), tahtta olduğu dönemde, ünlü fantastik sarayı,
Neuschwanstein', yaptırmıştır.
-Walt Disney Külkedisi'nin şatosunu yaratırken bu saraydan
esinlenmiş.
* Doğru cevabın
sorulduğu testlerin, iki durumun benzerliklerini veya farklarını ortaya
çıkarmak üzere yazılan kompozisyonların, sayı problemlerinin, kısacası et ve
kemikten olmayan, nefes almayan her şeyin çözümü Casper için kolaydı, zor olan
insanlarla anlaşmaktı.
* 1844'te azot
protoksitin, diğer adıyla güldürücü gazın, acıyı dindirici kapasitesi olduğunu
ispat eden Hartford kenti diş doktorlarından Horace Wells, gazdan soluduktan
sonra bir meslektaşına sağlıklı bir dişini çekmesini söyleyip, ardından 'Diken
batmasından daha fazla acıtmadı' diyerek bunu başarmış, böylece anestezinin
babası olmuştu. Wells en sonunda kloroform bağımlısı olup hapiste yattığı
sırada intihara teşebbüs etmişti.
* ABD'nin
kuzeydoğusunda, kadınlara eğitim veren yedi üniversite. Barnard, Bryn Mawr,
Mount Holyoke, Radcliffe, Smith, Vassar ve Wellesley üniversitelerinden oluşur.
Harvard Üniversitesi'ne bağlanan Radcliffe ve Vassar artık karma eğitim
vermektedir.
* ... kitapları
Dewey sıralama sistemine göre ait oldukları yere yerleştirmek üzere iterken...
* Farmakon. Bu,
Yunanca bir kelimeydi ve aynı anda hem ilaç hem zehir anlamlarını taşımaktaydı.
* Kalenin,
kasabanın ve dağların yükseldiği zemin, dev bir kaplumbağa kabuğunun üzerine
çıkmış filin sırtına yerleşmiş gergedana benziyordu.
Büyünün Rengi - Terry Pratchett - Disk
Dünya Büyük A'tuin'in (büyük bir kaplumbağa) üzerindeki dört filin taşıdığı bir
dev bir disk...
* Akıl sağlığı
rehberinden okuduğum kadarıyla bende bulunmayan bir tek belirti vardı ki artık
onu da taşıyordum: 'Hayvanlara işkence yapar.'
* Beni büyük ilaç
şirketlerinden birinin genel merkezine götürüp laboratuvar maymunlarının nasıl
kokain bağımlısı olduklarına dair 16 milimetrelik bir film izlememi sağladı.
* Biliyor musun,
savaş ve Naziler bana tek bir şey öğretti. Deli insanların, hatta orospu
çocuklarının yaptıklarında mana aramak, sadece senin delirmene yol açar.
^-^
KEDİLER ^-^
* Jack her şeyi
ağzına atıyordu, önceki hafta da az kalsın kedinin oyuncak bilyesiyle kendini
öldürecekti.
* ... anlaşmaya
varmak için bir kedi gibi mırıldanıyor ve sanki bir yandan da patilerini
yalıyordu.
* ... papağanlar
Fluffy isimli bir ev kedisine saldırmıştı.
* Köpekler
yüzebilir, kediler yüzebilir.
* ... kedileri
ateşe atmak şeklinde kendini gösteren hayvanlara zulümden oluşan bir hayat
hikayesi anlattı. (Allah belasını versin
her kim yapıyorsa!)
* Ayakların, kedi
bokuyla beslenen bir köpeğin dışkısı gibi kokuyor.
* ... Zuza'nın
gözleri kedi gözünü andırıyordu...
* Eteğindeki kedi
tüylerini tek tek alıp kültablasına attığı sırada...
* Reflekslerin
bir kedininki kadar güçlenecek.
* ... yakın
zamanda evlenen eski ev arkadaşının geride bıraktığı bir kedi ve fazladan bir
yatakla tek başına yaşıyordu.
-
Yazım-Basım Hataları-
* Sf/ 171
... Willy' ydi...
* Sf/ 249
Parmağını dudağına götürü
sessiz olmamı...
* Sf/ 254
... Willy' ye...
* Sf/ 300
... Willy' ye...
Nisan 2017
Yazar Hakkında Bilgi= 1952 doğumlu
yazar, onun üzerinde dünya diline çevrilmiş romanı yanında senaryolar da kaleme
almıştır. Yapımcılığını üstlendiği Born Again adlı belgesel filmiyle Emmy
Ödülü'ne aday gösterilmiş, Irak'tan dönen bir Amerikan askerini anlatan The
Lucky Ones filminin ortak yapımcılığını ve senaristliğin üstlenmiştir. Yazarın
Fierce People adlı kitabı da Ayrıntı Yayınları tarafından yayımlanacaktır. Dirk
Wittenborn halen New York'ta yaşıyor.
ARKA KAPAK –
1939'da yarım milyon
Amerikalı, akıl sağlığı bozuk olduğu düşünülerek tedavi altına alınır.1951'e
gelindiğinde ise, bu sayı üçe katlanır. Sebep nedir peki? Atom çağının
yarattığı endişe mi? Dinin başarısızlığı mı? Yetersiz seks mi? Yoksa aşırı seks
mi? Radyoaktif atıklar, televizyon ya da UFO'lar olabilir mi? Belki de, aşırı
refah?
Sonuçta buna çözüm bulunmalıdır ve bunu yapacak, şizofreniyi, depresyonu, daha doğrusu bu eski moda, uygunsuz tuhaflığı tedavi edecek sihirli formülü bulacak ilk kişi, üne ve paraya kavuşacaktır.
Romanda karşımıza Dr. William Friedrich olarak çıkan ABD'li ünlü psikiyatr Dr. J. R. Wittenborn buna talip olur. Ne var ki, işler planladığı gibi gitmez. Doktorumuzun deneklerden birine mutluluk veren mucizevi ilacı diğerini çıldırtır. Öyle ki, Friedrich'leri kaçtıkça kovalayan hayalet Casper Gedsic, ilacın etkisindeyken cinayet işler...
İsmini hem ilaç hem de zehir anlamını taşıyan Yunanca kelimeden alan Farmakon, bir anlamda, günbegün değişen dünyayla iyiden iyiye karmaşıklaşan insan psikolojisi karşısında bilimin ne denli çare olduğunu ve ne denli çaresiz kaldığını anlatıyor bize. Yazar ve senarist Dirk Wittenborn'un kendi aile trajedisinden yola çıkarak yazdığı bu kitap için, geçmişin yaşadıkları her ana damgasını vurduğu bir ailenin ya da 'deliliğin' elli yıllık tarihi de diyebiliriz. 'Hasta-normal', 'anne baba-evlat' olma üzerine düşündüren, içtenlikle yazılmış, çoğu zaman ironik, yer yer can yakıcı ama ruhumuza attığı çiziklerle kesinlikle 'gerçek' bir roman.
Sonuçta buna çözüm bulunmalıdır ve bunu yapacak, şizofreniyi, depresyonu, daha doğrusu bu eski moda, uygunsuz tuhaflığı tedavi edecek sihirli formülü bulacak ilk kişi, üne ve paraya kavuşacaktır.
Romanda karşımıza Dr. William Friedrich olarak çıkan ABD'li ünlü psikiyatr Dr. J. R. Wittenborn buna talip olur. Ne var ki, işler planladığı gibi gitmez. Doktorumuzun deneklerden birine mutluluk veren mucizevi ilacı diğerini çıldırtır. Öyle ki, Friedrich'leri kaçtıkça kovalayan hayalet Casper Gedsic, ilacın etkisindeyken cinayet işler...
İsmini hem ilaç hem de zehir anlamını taşıyan Yunanca kelimeden alan Farmakon, bir anlamda, günbegün değişen dünyayla iyiden iyiye karmaşıklaşan insan psikolojisi karşısında bilimin ne denli çare olduğunu ve ne denli çaresiz kaldığını anlatıyor bize. Yazar ve senarist Dirk Wittenborn'un kendi aile trajedisinden yola çıkarak yazdığı bu kitap için, geçmişin yaşadıkları her ana damgasını vurduğu bir ailenin ya da 'deliliğin' elli yıllık tarihi de diyebiliriz. 'Hasta-normal', 'anne baba-evlat' olma üzerine düşündüren, içtenlikle yazılmış, çoğu zaman ironik, yer yer can yakıcı ama ruhumuza attığı çiziklerle kesinlikle 'gerçek' bir roman.
Ayrıntı yayınları favori yayevlerimden biri, bu kitabı da merak ettim, alıntılar çok ilginç, bu arada eskiden ben de kitapları yarım bırakamazdım ama ben de bırakıyorum artık:) keyifli okumalar Ayşim'cim, sevgiler:)
YanıtlaSil