9 Mart 2018 Cuma

Mutlu Kuzey - Arpad Kun

* Kitap geçen kış D&R turumda karşıma çıkmış ve kapak tasarımıyla beni benden almıştı resmen. Macar edebiyatına ait olduğunu okuyunca da alınacaklar listeme eklemiş, sırası gelince de almıştım:)
* Okunmak için birkaç ay da kitaplıkta zamanını bekledi. Çok hoş bir dili, ilgi çekici bir konusu var ve bir heyecan okuyordum ki ne olduysa neredeyse araya 1000 kitap girdi:) Kitabın kaderinde beklemek varmış demek. 

* Kitabın aşağı yukarı ilk yarısı farklı bir atmosfer ve havada diğer yarısı ise beklentimin dışında farklı bir şekilde devam etti. Evet, genel olarak kitabı beğendim ancak ilk yarısı gibi devam etseydi daha çok etkilenebilirdim.
* Kitabın baş kahramanının gerçek biri olduğunu en baştan bilerek okusaydım heyecanım ikiye katlanabilirdi. Şayet okuyacak olursanız aklınızın bir köşesinde tutun ki; Aime gerçek.
Siyahi Aime'nin Afrika ve Norveç'teki yaşamından kimi büyülü kimi gerçekçi kesitleri okuyoruz. Aynı zamanda ülke ve bölgelerin kültürel farklılıklarını, bu farklılıkların insan ilişkileri üzerindeki etkileri de romanın bütününde işlenmiş.
* Kitap 2013 Attila Jozsef ödüllü.



Okuma halleri fotoğraflarıma bakmak isterseniz:

Okuma Halleri, Fotoğraflarla * Mutlu Kuzey / Arpad Kun





MUTLU KUZEY
Yazarı: Arpad KUN
Orijinal Adı: Boldog Eszak
Türü: Roman
Yayın Hakları: Alakarga Yayınları
-   1. Basım: Mayıs 2016, İstanbul
Kapak Resmi: www.pixabay.com
Macarcadan Çeviren: Leyla Önal
-   493 sayfa


 Kitaptan Alıntılar;

        * Afrika'da, Norveçli misyonerlerin misafir olarak geceledikleri evin kapısına varınca, hemen ayakkabılarını çıkardıklarını ve ikinci adımı sadece çoraplarıyla attıklarını görmüştüm. ... Norveçli ev sahiplerinin, çorapla gezen misafirlerine eve girdiklerinde terlik verdikleri ve en büyük saygı göstergelerinden bir tanesinin de kendi eski terliklerinden bir tanesini misafire vermek olduğu bilgisini de eklemiştim. Terlik kişinin ayağından çok daha büyük veya küçük de olsa, giyilmeyecek kadar eski ya da kokulu da olsa, ev sahibinin terliğini kabul etmemek Norveçliler açısından son derece kırıcı bir davranıştı.

        * Porsuk, yiyebileceğinden fazla hayvanı öldürerek artanları dereye kadar sürükler, yiyeceğin az olduğu soğuk kış günlerinde, buzun altında kalarak donmuş olan bu artık deposundan beslenirmiş.

        * Formalitelere ve çoğunlukla standart kabul edilen nezaket kurallarına pek prim vermeyen, sadece krallarına Siz diye hitap eden, resmi yazışmalarında bile senli benli konuşan Norveçlilerin, bir tek misafir terliği meselesinde şakalarının olmadığını biliyordum. Kendisine verilen terliği kabul etmeyen misafir ev sahibiyle bağlarını sonsuza dek koparmış sayılırdı.

        * Sanki yabancılaşmanın görünmez kalkanı onu herhangi teklifsiz bir yakınlaşmadan koruyor gibiydi.

        * Srebrenitsa Katliamı-


 ^-^ KEDİLER ^-^

        * ... parlak tüylü bir kedi misali...

        * ... büyükbabamın kulübüsüne sıçanlar girdiği ve kedi olarak çıktıkları konusunda tespiti...

        * Sf/ 98

        * Kedinin biri alışveriş merkezinin yanındaki kayın ağaçlarından birine çıkmıştı ve inemiyordu. Köyün yarısı toplanmış, kediyi çağırmayı, rahatsız edip indirmeyi, altına ağ germeyi, ağaca çıkıp indirmeyi denemişlerse de, ne tatlı söz, ne kedi maması ne de süt işe yaramış, o kadar yükseğe de, ne sopayla ne de merdivenle ulaşabilmişlerdi. Kedi bir süredir aşağı doğru eğilen dalların birinin ucunda acıklı acıklı  viyaklıyor ve kasılarak dengesini sağlamaya çalışıyordu, her an aşağı düşebilirdi!
         İtfaiyeci, ... hayatı tehlikede olan kediyi kurtarmak için aceleyle kırmızı minibüsüne atladı.

        * ... diken gibi sert kıllardan bıyıkları olan bir kara kedi...

        * ... birkaç santimetre boyundaki tozdan kediciler ortaya çıktı.

        * Banyodaki tozdan kedicikler... Kedileri oluşturan toz zerrecikleri ise evin diğer bölümlerindekilerden daha açık renkli ve daha parlaktılar.


  - Yazım-Basım Hataları-

        * Sf/ 13
         ... uygun biçimde sürüldürebilmesi...

        * Sf/ 41
         ... kodidorlarında gezerken...

        * Sf/ 69
         ... bölgeyi yediden hükmü altına aldı.

        * Sf/ 87
         ... agaçta...

        * Sf/ 115
         ... elektik ağına bağlanmıştı.

        * Sf/ 155
         Kararlı bir şekilde elimi uzattım ve yanlış anlaşılmaya meydan vermemek için elimi uzattım.

        * Sf/ 206
         ... beyaz tişörtünü gitmiştim sadece.

        * Sf/ 219
         ... Norveçlibir black metal grubunun...

        * Sf/ 198
         Yüz seksen santimetre boyumla...
         Sf/ 236
         ... yüz doksan santimetre boyum...

        * Sf/ 264
         ... sallayarak boşattıktan sonra...

        * Sf/ 331
         ... bir anda kıçkırıklar boğazımda düğümlenmişti.

        * Sf/ 401
         ... sakın izin verme
         Nokta yok.

        * Sf/ 443
         Ama bu çiçeği sana getirdim, diye kendi kendimi düzlettim.

        * Sf/ 475
         ... katran karısı derisi pırıl pırıl parlıyordu.

                                                                           Ağustos 2017


Yazar Hakkında Bilgi=  Arpad Kun, 1964 yılında Sopron / Macaristan'da doğmuştur. Şiir ve romanlarıyla tanınır. Şiirlerini Ilion, Top, Mederdus Şarkı ve Meydana Getirmek isimli kitaplarda topladı. Mutlu Kuzey romanı ile 2013 yılında Attila Jozsef Ödülü'ne layık görüldü.


ARKA KAPAK –


Ölüm ile yaşam arasında, sıcak Benin ile soğuk Norveç arasında eşine az rastlanır bir hikâyeyi gerçeküstü bir dille anlatıyor Arpad Kun. Afrikalı bir anne ile Fransız bir babanın oğlu olan kahramanımız Aime, kâh Afrika'da Vudu törenlerinde kâh Norveç'te bir kasabadaki Tahta Kilise'nin yangından kurtarma tatbikatında karşımıza çıkmaktadır. Birbirinden tamamen farklı iki kültür arasında Aime her iki kültüre ait birbirinden güzel öyküler anlatırken yaşamının bu iki arada nasıl gidip geldiğini görüyoruz. Macar Edebiyatının usta isimlerinden Arpad Kun Türkçedeki bu ilk kitabıyla karşınızda...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder