21 Ağustos 2016 Pazar

Orhan Pamuk Yaşar Kemal Zamansız Bir Karşılaşma - Sıddık Akbayır

Yaşar Kemal ve Orhan Pamuk'u seviyorsanız bu inceleme ve bir nevi karşılaştırma kitabı gerçekten tam okunmalık. Ben iki yazarı da çok sevdiğim için okurken büyük keyif aldım. Yaşamlarına, karakterlerine, hayata bakış açılarına ve yazım hayatlarına dair farklı bilgiler okudum. 
Kapak tasarımındaki kediyi de mırk sevdiğimi belirtmem gerek:)


Yaşar Kemal paylaşımlarım için:

Orhan Pamuk paylaşımlarım için:

Beyaz Kale- Orhan Pamuk



ORHAN PAMUK-YAŞAR KEMAL
-ZAMANSIZ BİR KARŞILAŞMA-
Yazarı: Sıddık AKBAYIR
Türü: İnceleme
Yayın Hakları: Ferfir Yayınları
-   Nisan 2011
Kapak Resmi - Tasarımı: Semih Poroy - Ahmet Yolaçan
-   360 sayfa


Kitaptan Alıntılar;

        * Üvey acılar içinde, kurgulanmış hüzünler yaşar.

        * Yaşar Kemal- 4 yaşındadır ve halasının kocası kurban keserken elindeki bıçak kayar ve Kemal'in sağ gözünün üzerine saplanır.
  
        * Orhan Pamuk; Oğuz Atay, Yusuf Atılgan hayranıdır.
         Yaşar Kemal; çağdaşlarından kimseye hayran değildir.

        * Orhan Pamuk, 'en çok satılmayanlar' bölümüne girecek kitapları seçer.

        * Geçen yaz ıssız bir adadaydım ve günde 12 saat çalışıyordum. Çok da memnundum. Adaya çekildiğim zaman romanımdan başka bir şey düşünmem. Kimse beni aramaz. Beni görmez. Telefonları başkası açar. Dünyadan kopmuşumdur. Ama o zaman insan kafası, ruhu bir lokomotif şeklini alır; hızla yeni fikirler üreterek, fikirleri birbirine katlayarak, zincirleri birbirine birleştirerek durmaksızın düşünür. Yazacağım şeyler, ben olurum; kitap sanki bana dönüşür. Düşüncelerle birleşirim.

        * Orhan Pamuk 18 yaşında James Joyce'un Ullyes'ini devirir.

        * Yaşar Kemal, romanlarından filme uyarlananlar dışında, 6 senaryo yazmıştır. İnce Memed, 19 kez filme alınmıştır.

        * Orhan Pamuk- Yazarken çok daha rahatım tabii. Çünkü konuşurken söylediğinizi silip atamazsınız. Yazarken silersiniz, düzeltirsiniz. Ama konuşmanın böyle bir imkanı yok ve bu yüzden konuşma büyük bir tehlikeyi barındırıyor içinde.

        * Bir kuşun kanadı kırılır dağlarda, bir çiçek ayaklar altında çiğnenir. Bir çekirgenin zıplayan ayağı kopar, bir çocuğun aniden dili tutulur. Söz biter ağızlarda. Bir daha, bir daha tükenir ağzında sözler, yürek sözün kılıcını kuşanırken.

        * Vedat Demircioğlu'nun Teknik Üniversite yatakhanesinden atılıp öldürülmesinin ve öğrencilerin uykudayken coplanarak, yarı çıplak durumda mahkeme karşısına çıkarılmalarının...
Vedat Demircioğlu (1943 – 24 Temmuz 1968) 17 Temmuz tarihinde Altıncı Filo'yu Protesto Olayları sırasında polisin İTÜ Gümüşsuyu öğrenci yurduna yaptığı baskınla üst kat penceresinden atılarak komaya giren ve birkaç gün sonra hayatını kaybeden öğrenci.[1] Türkiye'de 68 Kuşağının ölen ilk ismi sayılmaktadır.

        * Murat Uyurkulak- Orhan Pamuk Nobel Edebiyat Ödülü2nü aldı, çünkü ben onun yüzünden İdare Hukuku finaline giremedim. ... sınıf atlamam açısından hayati önemdeki sınavı, 'Kara Kitap' yüzünden kaçırdım. Sıfır mübalağadır... Unutmam hiç: Küçük bir odada, küçük bir masa... Masanın üzerinde İdare Hukuku kitabı, kitabın yanında fotokopi notlar, onların yanında da 'Kara Kitap'... Elim asıl kara kitaba değil, diğer 'Kara Kitap' gitti. Kitabı açtım ve sabah kuşlar cıvıldayıp perdelerden gün sızarken, ben de huşu içinde sızdım. Zira o günden sonra, Hukuk Fakültesi'ne bir daha doğru düzgün uğramadım. Şunu da söylemek mümkün: Şimdi lise mezunu bir romancıysam, bir sebebi de Orhan Pamuk belki...

        * Orhan Pamuk, Nobel ödülünü kazanıp da ülkesinin cumhurbaşkanınca kutlanmayan tek sanatçı olarak tarihe geçer. Nobel ödülünü alan Pamuk'u 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer kutlamaz. Dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Pamuk'u kutlama gereği duyar.

        * Roman, önce Bulgarcaya çevrilir. Bulgaristan'da 1957'de Bulgarcası, 1958'de Türkçesi çıkar. 1959'da Rusçaya çevrilir. Kitabın, bu ülkelerde yayımlanmasını sağlayan, Nazım Hikmet'tir.

        * İnce Memed, 1984'te Yugoslavya / İngiltere yapımı olarak 'Memed My Hawk' adıyla filme alınır.
         ... 1964'te büyük bir Amerikan film şirketi İnce Memed'i satın aldı, senaryosunu büyük bir senarist yazdı, Türkiye'ye başvuruldu, bizim hükümet bunu reddetti. Dahası da Süleyman Bey'in bir bakanı da Amerikalılar bu filmi dünyanın başka bir yerinde çekerlerse bu dostluğumuzu zedeler diye mektup yazdı. ... Ben 1977-78'de İsveç'teydim. Ecevit'in bir hükümeti de iktidardaydı. İyi niyetine karşın Başbakan Ecevit'in bile gücü yetmedi, İnce Memed'in senaryosunu onaylatmaya. Ondan sonra Peter Ustinov da filmi Yugoslavya Türkleri arasında çevirdi.

        * Homeros, İlyada'da, 'İnsanoğlu en acı çeken yaratıktır,' diyor. Çünkü, ölümün bilincine varmış tek yaratık insandır.

        * Dünyada her dağ parçasının, en küçük bir varlığın bile, bir kişiliği var.

        * Bir yazarın yazdığı her romanın dili aynı olursa işin içinde bir yanlışlık var demektir.

      

 ^-^ KEDİLER ^-^


        * ... bir yerde bir kedinin devirdiği bir kutu...

        * ... kedi gibi kalkarım...


 - Yazım-Basım Hataları -

        * Sf/ 14
         ... Yönetim Kurlu üyeliğinin...

        * Sf/ 39
         ... bir yazardır
         (nokta yok!)

        * Sf/ 40
         ... bu sayfalan okuyarı okur...

        * Sf/ 48
         ... sıkça dinler
         (nokta yok!)

        * S/ 61
         ... küçüğümüz diye bizi hor görmesin.

        * S/ 77
         baskı hatası, bir harflik içeride
          soğuk camekanlarda...
         ...
          doymadan topkapılı...

        * S/ 79
         ... Klasiklerikurulu...

        * Sf/ 133
         Getrdiği ün ve ilgiden...

        * Sf/ 140
         ... benzer kapmanyalar yapıldı...

        * Sf/ 144
         Gizli Yüz'ile...

         ... birbirne çok yakındır.

        * Sf/ 190
         ... arzuhalcilerin de körüklediği karamaların hareketinin...

        * Sf/ 197
         ... aynı 'suçu' bir adaha işlerse...

        * Flu basım:
         Sf/ 225, 228, 229, 240

        * Sf/ 232
         ... umit edebiliriz. Bir yazar sonuçta hamkını kaybetmeyi göze alamaz.

        * Sf/ 281
         ... dİni...

        * Sf/ 307
         ... avukatını da çağrıp romanı inceletirler.

        * Sf/ 329
         ... sürekli ayaklanna batan...

         ... vurgular Nitekim...

        * Sf/ 339
         Açılarıyla, hastalıklarıyla...

        * Sf/ 345
         ...veYağmur Bey'in...

        * Sf/ 347
         ... okunur.'Böyle ayrıntılar, zaman zihninde belirir, zaman zaman da yazarken gelir.

                                                                                     Haziran 2016


Yazar Hakkında Bilgi=  http://www.sakbayir.com/

ARKA KAPAK –

DAHA ÖNCE " AYNI GÖĞÜN UZAK YILDIZLARI : NAZIM HİKMET NECİP FAZIL " İSİMLİ ESERİYLE BİR AY İÇİNDE 5 BİN+5 BİN=10 BİN ADET ÖN SİPARİŞİ TÜKETEN SIDDIK AKBAYIR'DAN İKİ UÇ İSMİ ELE ALAN İNANILMAZ BİR PORTRE KİTABI DAHA... KAPAK RESMİ CUMHURİYET GAZETESİ ÇİZERİ SEMİH POROY'A AİT. Orhan Pamuk'la Yaşar Kemal'in çeşitli açılardan karşılaştırıldığı bu çalışmada, rafine edilmiş birçok bilgi; kısa, yan değiniler, çarpıcı görüntüler, özetleyen incelikler, sorgulayan ayrıntılarla desteklenerek kurgulandı.
Bölümler arasında; bir bütünlük, bir tutarlılık, okur karşısına birlikte çıkmalarına tutarlı bir gerekçe kazandıracak bir bağlam ortaklığı kurulmaya çalışıldı.
Karşılaştırma sonlarına; karşılaştırmayı daha bir anlaşılır kılma, karşılaştırılan özelliğe farklı gönderme düzelemleri kurma adına bazı açıklamalar eklendi.
Orhan Pamuk'un Yeni Hayat, Yaşar Kemal'in İnce Memed 1 romanı ayrıntılı bir biçimde çözümlenmesi denenedi. Her iki yazarın roman anlayışı, bu çözümlemeler içerisinde verilmek istendi.

Alt başlıktaki 'Zamansız' sözcüğü tevriyeli kullanıldı: İki yazar arasındaki yaş, dönem, dil farkı ve diğer roman yazarlarını -bir süreliğine de olsa- gölgede bırakan bir Nobel zamanı. İki yazar adına da, bu 'zamansız'lığın saklı işaretlerine, yol ayrımlarına; yerli ve yabancı konaklama noktalarındaki 'karşılaşma'lara, beş yıl sonrasının serin gözleriyle bakılmaya çalışıldı.
Bu çalışma, beş yıla yayılan dört aşamada oluştu.
Orhan Pamuk'un Nobel Edebiyat Ödülü'nü aldığı günlerde, Orhan Pamuk'la Yaşar Kemal'in romancılığı üzerine bir karşılaştırma metni yazıyordum. Yazmak istediklerime benzer kısa bir karşılaştırma, Hürriyet gazetesinde yayımlanmıştı. Okuma notlarımı temize çekeceğim günlerde yayımlanan bu yazı, çalışmamın içeriğini kısmen değiştirdi. Karşılaştırma metnim; ilkin, Ahmet Hakan Coşkun'un Hürriyet'teki 'Pamuk ile Kemal Arasındaki 13 Fark' adlı yazısına bir yanıt biçiminde hazılandı ve bu metin, Ada dergisinin Kasım 2006 tarihli 12. sayısında yayımlandı.
İkinci aşama; karşılaştırma metninin kısmen geliştirilerek 'Bir Fotoğrafınız da Bende Kalmış' kitabında, 'İki Fotoğraf Arasındaki Otuz İki Fark' başlığıyla okur karşısına çıkmasıydı.
Üçüncü aşama; karşılaştırmanın, birçok üniversite ve sivil toplum kuruluşunda, 'Roman Ne Yana Düşer, Nobel Ne Yana?, Orhan Pamuk-Yaşar Kemal' başlığıyla sunulmasıydı.
Dördüncü aşama; karşılaştırmanın bir kitapta, 15-20 sayfalık kısa bir bölüm biçimini aşarak bağımsız bir kitap biçimini almasıydı. Yaşayan ve sanatsal üretimine devam eden iki yazarın sıkı bir izleyicisi olmak, her seferinde, yeni ayrıntıların karşılaştırmaya eklenmesini zorunlu kıldı. Bu da 15-20 sayfalık bir metni, bağımsız bir kitap boyutuna taşıdı. dolu.


Defterimden...


Kitaptan...


Keyifli okumalarınız olsun ^-^


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder