Sonrasında Gümüşlük Tezgah Kitabevi alışverişimde ikinci elini aldım. Şuradan izleyebilirsiniz.
Kitapla ilgili en güzel tanımı Ekşi Sözlük'te okudum: bir tersine dystopiadir aslinda bu kitap. kendi uygarligimizin daha ilkel olan tarafindan elestirilmesidir. / blindman
Kitap hakkında genel olarak çok iyi yorumlar okudum. Ancak bana beklediğim kadar etkileyici gelmedi. Hatta hiç katılmadığım bölümleri de oldu.
Konu güzel fakat bazı fikirler zorlama gibi hissettim.
GÖĞÜ DELEN ADAM
Orijinal
Adı:
Türü: Felsefe
Yayın
Hakları: Ayrıntı Yayınları
- Birinci
Basım İstanbul, 1988 Onuncu Basım
2013 (2000 adet)
Kapak
Tasarımı: Gökçe Alper
Almancada
Çeviren: Levent Tayla
- 110 sayfa
Kitaptan Alıntılar;
* Bu taş kabuğa
yalnız tek bir yerden girilip çıkılır, Papalagi bu yere, içeri girerken
'giriş', dışarı çıkarken de 'çıkış' adını verir, oysa ortada tek bir delik
vardır.
* Papalagi, 'Ne
kötü, yine bir saat geçti' diye yakınır. Halbuki taptaze bir saat başlamaktadır
o anda.
* Papalagi
denince, beyazlar ya da yabancılar anlaşılır. Ama sözcüğü sözcüğüne çevrilirse
göğü delen anlamına gelir. Samoa'ya ilk misyoner bir yelkenliyle gelmişti.
Yerliler, bu beyaz yelkenliyi ufukta bir delik olarak gördüler, beyaz adamın
içinden çıkıp kendilerine geldiği bir delik. O, göğü delip geçmişti.
* Gazete... Asıl
kötü olanı, şunun bunun hakkında, ulu şeflerimiz hakkında, başka ülkeler şefleri
hakkında, olup biten ve insanın yaptığı her şey hakkında nasıl düşünmemiz
gerektiğini söylemesidir. Gazete bütün insanları tek bir kafa haline getirmeye
çalışır.
* İşin aslında
bakarsanız, Papalagi'nin düşünmek dediği o bilmek işine fazla kafa yormadığımız
doğru. Ama, hele bir sormak gerek, acaba pek düşünmeyen mi aptal, yoksa çok
fazla düşünen mi? Papalagi durmaksızın düşünür...
* ... düşünmek
tez yaşlandırır insanı, tez çirkinleştirir.
* Düşünceler...
basıldı der buna Papalagi. ... Bu düşünce hasırları bir araya getirilip tomar
yapıldı mı, Papalagi buna 'kitap' adını verir ve ülkenin dört bir yanına
yollar. Bu düşünceler bir kez adamın içine girdi mi bulaşır, kalır. ... İşte bu
yüzden çokları, her aklı başında Samoalının sahip olduğu doğal düşünmeden
yoksundur.
Aynı şekilde çocuklarının kafalarına da doldurabildikleri
kadar düşünce doldururlar.
...
Düşünmenin ölümcül bir hastalık olduğunu, insanın değerini
küçülttüğünü Papalagi, kendi kendine kanıtlıyor.
- Yazım-Basım Hatası-
* Sf/ 105
... Samo...
Ağustos 2016
ARKA KAPAK –
Papalagi denince beyazlar ya
da yabancılar anlaşılır. Ama sözcüğü sözcüğüne çevrilirse "göğü
delen" anlamına gelir.
Samoa'ya ilk misyoner bir yelkenliyle gelmişti. Yerliler bu beyaz yelkenliyi ufukta bir delik olarak gördüler, beyaz adamın içinden çıkıp kendilerine geldiği bir delik. O, göğü delip geçmişti.
Yüzyılımızın başlarında yayımlanan Göğü Delen Adam bugün artık bir yeşil klasiği olarak okunurken, başlığının kaynaklandığı şiirsel metafor, bir de düz anlam içermeye başlıyor; çünkü Papalagi sonunda göğü gerçekten delmeyi başardı, "ozon deliğinin" içinden ne tür bir yelkenlinin çıkageleceğiniyse zaman gösterecek.
-Ahmet Güngören, Çerçeve-
Teknolojinin günlük yaşamımıza getirdiği açmazlar her gün dünyamızda yeni "handikap"ların kapılarını aralamıyor mu? Birincisi bu "handikap"ları yalın, süssüz bir dille anlattığı için önemli Göğü Delen Adam. Uygarlığımızın bu karmaşasında yönelttiği acımasız okların hedefini bulması açısından önemli. Basit de olsa eleştirisini haklı gerekçelere dayandırması açısından önemli. İkincisi, bize pek az bildiğimiz dünyaların ufkunu açmasından önemli.
-Refik Durbaş, Milliyet Sanat-
Sadece keyif için değil, üniversitede sosyoloji, antropoloji derslerinde ve hatta liselerde sosyal bilgiler derslerinde bile okutulabilir. (...) Gerçek bir Samoalının gözleriyle Batı'yı görmek, insanın ufkunu çok genişleten, yorumlara yepyeni boyutlar kazandıran bir süreç.
-Semra Somersan, Cumhuriyet-
Samoa'ya ilk misyoner bir yelkenliyle gelmişti. Yerliler bu beyaz yelkenliyi ufukta bir delik olarak gördüler, beyaz adamın içinden çıkıp kendilerine geldiği bir delik. O, göğü delip geçmişti.
Yüzyılımızın başlarında yayımlanan Göğü Delen Adam bugün artık bir yeşil klasiği olarak okunurken, başlığının kaynaklandığı şiirsel metafor, bir de düz anlam içermeye başlıyor; çünkü Papalagi sonunda göğü gerçekten delmeyi başardı, "ozon deliğinin" içinden ne tür bir yelkenlinin çıkageleceğiniyse zaman gösterecek.
-Ahmet Güngören, Çerçeve-
Teknolojinin günlük yaşamımıza getirdiği açmazlar her gün dünyamızda yeni "handikap"ların kapılarını aralamıyor mu? Birincisi bu "handikap"ları yalın, süssüz bir dille anlattığı için önemli Göğü Delen Adam. Uygarlığımızın bu karmaşasında yönelttiği acımasız okların hedefini bulması açısından önemli. Basit de olsa eleştirisini haklı gerekçelere dayandırması açısından önemli. İkincisi, bize pek az bildiğimiz dünyaların ufkunu açmasından önemli.
-Refik Durbaş, Milliyet Sanat-
Sadece keyif için değil, üniversitede sosyoloji, antropoloji derslerinde ve hatta liselerde sosyal bilgiler derslerinde bile okutulabilir. (...) Gerçek bir Samoalının gözleriyle Batı'yı görmek, insanın ufkunu çok genişleten, yorumlara yepyeni boyutlar kazandıran bir süreç.
-Semra Somersan, Cumhuriyet-
Defterimden...
Çılgın Balım ♥
Keyifli okumalarınız olsun ^-^
Kültüy ♥
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder