Listenin 11. sırasına göre 'mektuplardan veya anılardan oluşan bir kitap' okumamız gerekiyor. Ben de kategori dahilinde 'Tezer Özlü ve Ferit Edgü'nün mektuplaşmalarını- okudum.
Okuma halleri fotoğraflarıma bakmak isterseniz:
Okuma Halleri, Fotoğraflarla - Her Şeyin Sonundayım / Tezer Özlü-Ferit Edgü
Poirot ♥
HER ŞEYİN SONUNDAYIM
-Tezer Özlü-Ferit Edgü Mektuplaşmaları-
Yazarı: Tezer
Özlü-Ferit Edgü
Yayına Hazırlayan: Burak Fidan
Yayına Hazırlayan: Burak Fidan
Türü: Mektup
Yayın
Hakları: Sel Yayıncılık
www.selyayincilik.com
- Birinci
Baskı: Mart 2010, İkinci Baskı: Nisan 2010, Üçüncü Baskı: Ekim 2011
- 111 sayfa
Kitaptan Alıntılar;
* Eski aşklara
dönemezsin, ama eski kitaplara dönebilirsin. (Kitapların ölmezliği buradan mı
gelir?)
* Ferit Edgü'den
Tezer Özlü'ye:
Kitabına ne güzel yakışırdı: YAŞAMIN UCUNA YOLCULUK.
Ama sen İntiharın İzi'ni seçmişsin.
Tezer Özlü'den Ferit Edgü'ye:
O on gün yolculukta, bu kitabı yazarken , bir kez gerçekten,
otel odalarından birinde kalbim duruyordu ve ben gerçekten bir yazma krizi içinde
yazdım, yeryüzünden hiçbir şey algılamadan, edebiyat dışında, duygular dışında.
Bu yüzden YAŞAMIN UCUNA YOLCULUK, dediğin gibi iyi bir ad. L.F. Celine'nin
'Gecenin Sonuna Yolculuk' adına çok benzetmiyorsan, kitaba bu adı verebilirsin.
Ferit Edgü'den Tezer Özlü'ye:
Madem izin verdin, ben de adını 'Yaşamın Ucuna Yolculuk'
koydum.
* 12 Nisan 1984,
Zürih
Bina kuleleri olan bir eski yapı, yeni restore edilmiş, ilk
giren biziz. Bina sahibi Migros.
...
Hemen hemen kentin bütün sokaklarında trafik var. Ama
gürültüyü kesen çift camlar, trafiği dayanılır bir uğultuya dönüştürüyor...
* Tezer Özlü: Robert
Walser. İsviçre edebiyatının bence en önemli yazarı.
- Tezer öyle gözüküyor ki, bir ruh kardeşi bulmuştu.
Yaşamının son yarısı 49 yılını bir akıl hastanesinde geçiren
Walser...
* Ferit Edgü:
Esma geçende, uyuz, sıska bir sokak köpeği bulup getirmiş. Benimsedik.
* 'Kimse'yi
Hakkari'ye atanan bir öğretmenin anıları olarak okuduklarını hatırlatırım.
(eleştirmenler için diyor)
* Ceset kokuşmuş
etten başka ne? Ya peynir? Peynir de sütün cesedi? / Ulysses, Joyce
* Tezer Özlü:...
M. Duras'ın 'Sevgili' romanını çok sevdim. O kitaptan beri beni saran kitaba
rastlamadım.
Okuduğum tarih: Aralık 2014
Yazar Hakkında Bilgi= Tezer Özlü (d. 10 Eylül 1943, Simav, Kütahya -
ö. 18 Şubat 1986, Zürih, İsviçre),
Türk yazar. Özellikle Çocukluğun Soğuk Gecelerive Yaşamın Ucuna Yolculuk olmak
üzere az sayıda kitabıyla tanınır. Yazar Demir Özlü ile
yazar ve çevirmen Sezer Duru'nun kardeşidir.
Simav'da
doğdu. Çocukluğu anne babasının görev yaptığı Simav, Ödemiş ve Gerede'de
geçti. İstanbul'a on yaşındayken geldi.Avusturya Kız Lisesi'ne gitti; ancak mezun
olmadı. 1961'de yurt dışına çıktı. 1962 - 1963 yıllarında otostopla Avrupa'yı
gezdi. Paris'te
tanıştığı tiyatrocu ve yazar Güner Sümer'le
1964 yılında evlendi. Birlikte Ankara'ya
yerleştiler. Sümer'in AST'ta çalıştığı bu dönemde Özlü Almanca çevirmenlik yaptı.
AST'ta 1963-64 sezonunda Sümer'in yönettiği Brendan Behan'ın Gizli Ordu
oyununda oynadı. Sümer'den ayrılarak İstanbul'a yerleşti. Geçirdiği rahatsızlık
nedeniyle kesintili olarak 1967 - 1972 yılları arasında İstanbul'da farklı
hastanelerin psikiyatri kliniklerinde kaldı. Çocukluğundan başlayarak
yaşadıklarını ve klinikte kaldığı bu dönemleri Çocukluğun Soğuk Geceleri
kitabında yazdı. 1968 yılında yönetmen Erden Kıral'la
evlendi. Bu evlilikten 1973'te kızı Deniz doğdu. Bir burs alarak 1981'de Berlin' e
gitti. Bu arada Kıral'dan ayrıldı. Kanada'da yaşayan İsviçre asıllı
sanatçı Hans Peter
Marti ile tanıştı ve 1984'te Marti'yle evlenerek Zürih'e
yerleşti.[1] Göğüs
kanseri nedeniyle 1986'nın 18 Şubat'ında burada öldü. Mezarı Aşiyan Mezarlığı'ndadır. Özlü, eski eşi Erden
Kıral'ın Yol filminin çekimi döneminde yaşananları
anlattığı filmi Yolda'da Yelda Reynaud tarafından
canlandırıldı.
İlk
kitabı 1963'ten itibaren dergilerde yayımlanan öykülerinden oluşan Eski
Bahçe'dir. Kitap ilk kez 1978'de basıldı. 1980'de ilk romanı olan Çocukluğun
Soğuk Geceleri yayımlandı. Kendisini derinden etkilemiş üç yazar olan Svevo, Kafka ve Pavese'nin
izinden giderek yazdığı ikinci romanı 1983'te Auf den Spuren eines
Selbstmords (Bir İntiharın İzinde) adıyla yayımlandı. 1983 Marburg Yazın
Ödülü'nü kazanan kitap, yazar tarfından Yaşamın Ucuna Yolculuk adıyla
Türkçe olarak bir anlamda yeniden yazıldı ve bu haliyle 1984'te basıldı. İlk
öykü kitabı Eski Bahçe ölümünün ardından, daha sonra yazdığı öykülerle birlikte
Eski Bahçe - Eski Sevgi 1987'de okurla buluştu. Gergedan Dergisi 13. sayısında
yazar anısına bir "fotobiyografi" yayımladı. Günce ve anlatılarından
bazı parçalar ise Kalanlar (1990) adlı küçük bir kitapçıkta bir araya
getirildi. Bu kitapta yer alan çoğuAlmanca yazılmış
metinler, Sezer Duru tarafından Türkçeye çevrildi. Özlü'nün yayımlanmamış
senaryosu Zaman Dışı Yaşam da 1993'ten itibaren yazarın tüm yapıtlarını
yayımlayan YKY tarafından basıldı. Bu seride, yazarın dostu Leyla Erbil'e
yazdığı mektuplardan oluşan Tezer Özlü’den Leyla Erbil’e
Mektuplar (1995) da bulunmaktadır.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Tezer_%C3%96zl%C3%BC
Yüksek
öğrenimine İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi Resim
Bölümü’nde başladı. Daha sonra Paris'e giderek, öğrenim yaşamını orada sürdürdü. Daha sonra
Türkiye'ye dönerek, Ada Yayınları'nı kurdu
ve 1976'dan 1990'a değin pek çok yerli
ve yabancı yazarın ve şairin yapıtını yayımladı. Edebiyatın pek çok alanında,
pek çok dünya diline çevrilen yapıtlar üretti.
ARKA KAPAK –
Tezer Özlü'yü çocuk yaşta
tanıyan Ferit Edgü, zaman içinde dostu, (zaman zaman) dert ortağı ve yayıncısı
olmuştur.
Bu kitapta, bu iki yakın dostun, İstanbul / Paris / Ankara ekseninde (çoğu Tezer'in hastalığının depreştiği zor günlerde) birbirlerine yazdığı mektuplar yer alıyor.
Yazmayı bir varoluş sorunu olarak gören iki yazarın yayımlamayı hiçbir zaman düşünmedikleri bu mektuplarda, özellikle Tezer Özlü'nün, Çocukluğun Soğuk Geceleri ve Yaşamın Ucuna Yolculuk kitaplarından tanıdığımız çırılçıplak dünyasıyla karşı karşıyayız.
"Severek mektup yazılan bir insanın bile olması ne büyük bir olay, söylenen her sözcüğün anlaşılmaktan öte, yaşadığını, dahası sözcüklere bile gerek olmadan yaşandığını bilmek, güç gibi yalınç bir olgu değil, var olmak gibi bir şey."
-T. Özlü-
Tezer Özlü'yü bağlılıkla seven okurları için...
Bu kitapta, bu iki yakın dostun, İstanbul / Paris / Ankara ekseninde (çoğu Tezer'in hastalığının depreştiği zor günlerde) birbirlerine yazdığı mektuplar yer alıyor.
Yazmayı bir varoluş sorunu olarak gören iki yazarın yayımlamayı hiçbir zaman düşünmedikleri bu mektuplarda, özellikle Tezer Özlü'nün, Çocukluğun Soğuk Geceleri ve Yaşamın Ucuna Yolculuk kitaplarından tanıdığımız çırılçıplak dünyasıyla karşı karşıyayız.
"Severek mektup yazılan bir insanın bile olması ne büyük bir olay, söylenen her sözcüğün anlaşılmaktan öte, yaşadığını, dahası sözcüklere bile gerek olmadan yaşandığını bilmek, güç gibi yalınç bir olgu değil, var olmak gibi bir şey."
-T. Özlü-
Tezer Özlü'yü bağlılıkla seven okurları için...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder