29 Ekim 2016 Cumartesi

Doppler - Erlend Loe

Sevgili Ebru ve Damla'nın Doppler ile ilgili olumlu yorumlarından sonra ben de merak etmeye başladım Doppler'in hikayesini.

Eminim okuyan çoğu kişiyi cezbeden şey Doppler'in radikal bir kararla şehir ve çalışma hayatından, boğucu sorumluluklardan, kalabalığın insan üzerinde yarattığı stresten kaçıp doğaya sığınması olmuştur. 

Güzel bir konusu ve akıcı bir dili var. Devamı gelecekmiş, beklemedeyiz:)


Okuma halleri fotoğraflarıma bakmak isterseniz:
Okuma Halleri, Fotoğraflarla - Doppler / Erlend Loe



DOPPLER
Yazarı: Erlend LOE
Türü: Roman
Yayın Hakları: Yapı Kredi Yayınları
-   1. baskı: İstanbul, Ocak 2016     3. baskı: İstanbul, Temmuz 2016
Kapak Tasarımı: Nahide Dikel
Norveççeden Çeviren: Dilek Başak
-   124 sayfa


Kitaptan Alıntılar;

        * Kitabın ilk üç sayfasında yer alan antipatik bulduğum iki bölüm var. Çünkü hikayenin devamında çok daha farklı bir anlatım ve gidişat varken kitaba girişin bu şekilde yapılması bence gereksiz olmuş. Şayet yeraltı edebiyatına ait bir roman olsaydı belki ilk okumanın bu şekilde başlaması normal gelebilirdi veya romanın genel yapısı aynen girişteki gibi devam etseydi... Ama dediğim gibi olayların gidişatı ve romanın akıcı dili devamında çok farklı bir yönde ilerliyor.
        
         - ... bıçağı kafatasından çıkarıp ölü geyiğin karnını deşmeden önce yavruyu kovaladım. Bağırsakların çoğu dışarı fırlayıverdi, karnından bir kesip çiğ çiğ yedim. Hemencecik orada. Kızılderililer gibi.

         - Çok büyük bir cinsel organım var.
         Ne diyebilirim ki?
         Benim acayip büyük, nerdeyse haddinden fazla büyük bir cinsel organım var.
         Koca bir sik, kısaca.
         Her zaman öyleydi. Kocaman. Buna uygun daha iyi bir sözcük yok. Kendisi uzun ve ağır. Ve kalın. Çok büyük. Okulda bana Sikli Doppler derlerdi.

        * İyi günde, kötü günde, demiştik evlendiğimizde. Sorun, aynı günün, biri için iyi diğeri içinse kötü olabilmesinde elbette.

        * Hava sıcaklığının ya da ağaçlardaki rüzgarın sesinin sahibi kim? Dallardaki bitki örtüsünün özlerinde, bizden önce yaşayanların hatıraları saklı.

        * Ama havanın ve ormanlardaki ağaçların sahibi kim? Deredeki suyun, kuşların şarkısının sahibi kim?

        * Ben kimseyle kaynaşmak niyetinde değilim. Ötesi yok.

        * İnsanların sorunu şu: Bir alanı doldurduktan sonra, artık insan diğerlerini görüyor, alanı değil. Büyük ve ıssız araziler, içlerinde bir ya da birkaç insan barındırıyorsa, büyük ve ıssız olmaktan çıkıyor. Bakışların neye dokunacağını insanlar tanımlıyor. İnsanların bakışları neredeyse her zaman diğerlerinin üzerinde. Böylelikle bu dünyada insanların, insan olmayanlardan daha önemli olduğu yanılsaması yaratılıyor. Irzına geçilmiş bir yanılsama. Belki de geyikler en önemlidir?

        * Şahsen benim katıldığım sohbetlerin sayısı pek az ve diğer milyarlarca sohbetin ne hakkında olduğuyla ilgili en ufak bir fikrim yok. Böylesi daha iyi.


^-^ KEDİLER ^-^

        * Schrödinger'in kedisi gibi. Parçalandığında, ölümcül bir asit salgılayan mekanizmayı harekete geçiren herhangi bir radyoaktif maddenin atomu, bir kediyle birlikte bir kutunun içine yerleştirilir.

        * ... babam ve Schrödinger'in kedisiyle ilgili kıyaslamanın çok akıllıca olduğunu fark ediyorum birden.

        * Süt dökmüş kedi gibi.

                                                                           Ekim 2016


Yazar Hakkında Bilgi=  Erlend Loe 1969'da, Norveç'in kuzeyindeki Trondheim'de doğdu. Norveçli bir çocuğun gitmesi gereken bütün okullara devam etti. Öğrenci değişim programıyla Fransa'ya gitti. Ayrıca üniversitede sinema ve edebiyat eğitimi gördü. Kopenhag2daki Danimarka Sinema Okulu'nda senaryo eğitimi görmeden önce kısa bir süre Trondheim'daki Sanat Akademisi'ne gitti. Askere gitmeyi reddedip sivil kuruluşlarda zorunlu hizmette bulundu. Strella Polaris tiyatro topluluğunda her işe koşan adam olarak çalıştı. Kurt blir grusom (Kurt Kudurdu) adlı çocuk kitabı 2001'de, Tatt av kvinnen (Kadının Fendi) adlı romanı 2007'de beyazperdeye aktarıldı. Senaryosunu yazdığı Kampen for tilvaerelsen (Varoluş Mücadelesi) adlı dizi film, NRK kanalında halen gösterilmektedir.
Oslo'da yaşan Loe, romanlar ve çocuk kitapları yazıyor, çeviriyle uğraşıyor ve senaryo yazarlığı yapıyor.


Çevirmen Hakkında Bilgi=  Dilek Başak Carelius 1962 yılında İstanbul'da doğdu. Darüşafakka Lisesi, BÜ İngiliz Dili ve Edebiyatı ve Oslo Üniversitesi Tiyatro Ana Sanat Dalı'nda öğretim görevlisi olarak; Afa Yayınları, Yapı Kredi Yayınları ve Tavanarası Yayıncılık'ta editör ve telif hakları sorumlusu olarak çalışmıştır. Norveççe ve İngilizceden çeviriler yapmakta, Oslo'da öğretmenlik görevine devam etmektedir.


 ARKA KAPAK –

Andreas Doppler: Bir başarı abidesi! İki çocuklu başarılı bir aile babası; başarılı bir tadilattan geçmiş güzel bir evi ve çok başarılı olduğu iyi bir işi var. Bir gün ormanda dolaşırken bisikletten düşüyor. Otların arasında yarı baygın bir halde uzanırken, uzun zamandır hissetmediği bir huzur doluyor içine: Neredeyse hiç tanımadığını fark ettiği babasının ölümü iyiden iyiye içine otururken, yeni banyo için fayans seçimi gibi banal düşüncelerden ve beynini kemiren o anlamsız çocuk şarkılarından kurtuluveriyor.

Birkaç gün sonra işini, evini ve ailesini terk edip ormana taşınıyor. Doğa güzel, karanlık ve derin; ayrıca Bongo var: Kendini geyikten başka her şey sanan ve kart oyunlarından zerre kadar anlamayan bu afacanla bir "avcı toplayıcı" gibi yaşamaya çalışan Doppler, yağsız süt krizine girince, bir adım daha ileri gidip takas ekonomisine geçiyor... Norveç'in en çok okunan yazarlarından Er land Loe, 1969'da, Norveç'in kuzeyindeki Trondheim şehrinde doğdu. Normal bir Norveçli çocuğun gitmesi gereken bütün okullara ve birkaç tane de çocuk yuvasına devam etti. Öğrenci değişim programı çerçevesinde Fransa'da bulundu. Ayrıca üniversitede sinema ve edebiyat eğitim gördü. Askere gitmeyi reddedip sivil kuruluşlarda zorunlu hizmette yer aldı. "Stella Polaris" tiyatro topluluğunda her işe koşan adam olarak çalıştı. Kurt Kudurdu adlı çocuk kitabı 2001'de, Kadının Fendi adlı romanı 2007'de beyazperdeye aktarıldı. Senaryosunu yazdığı "Varoluş Mücadelesi" adlı dizi film, NRK kanalında halen gösterilmektedir.
(Aschehoug Ödülü, 2013). 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder