19 Ocak 2015 Pazartesi

Edebiyat Ölmelidir! - Enver Aysever * Kış Okuma Şenliği 2014-2015*

Sevgili Pinuccia'nın düzenlediği 'Kış Okuma Şenliği' listeme göz atmak isterseniz burada.

Listenin 19. sırası: 'Şimdiye kadar hiç kitabını okumadığınız dört yazardan birer kitap. Yazarların ikisi Türk, ikisi yabancı, ikisi kadın, ikisi erkek olmalı.'



Enver Aysever'i tv programlarından tanıyorum ama ilk kez bir kitabını okuyorum. Kitabını alırken seçtiği isimden etkilenmiştim. Çok da beğendim.



Okuma halleri fotoğraflarıma bakmak isterseniz:

Okuma Halleri, Fotoğraflarla - Edebiyat Ölmedilir / Enver Aysever


Kültüy ve Fender ♥♥



EDEBİYAT ÖLMELİDİR
Yazarı: Enver AYSEVER
Türü: Deneme - İnceleme
Yayın Hakları: Remzi Kitabevi
www.remzi.com.tr
-   Birinci Basım: Temmuz 2013 Üçüncü Basım: Kasım 2013
-   244 sayfa


Kitaptan Alıntılar;

        * Yazar kimi zaman kafasında taşıdığı öykünün ağırlığından bitkin düşer.
  
        * Bir romancı için kimleri birlikte geleceğe taşıdığı, hangi iklimde yürüdüğü, hangi dizeyi içine attığı, hangi şarkıyı haykırırca söylediği önemli...

        * 'Bir insanda tüm insanlar vardır.' / Montaigne

        * Hangi yazarlarla, hangi yaşta karşılaştığınız, hangisini başucu kitabı yaptığınız neredeyse kişiliğinizin nasıl oluştuğunun göstergesi sayılabilir.

        * Sayfaların olması ne güzel! Dokunabildiğim, sevebildiğim bir defterin olması...

        * İnsan kendiyle farklı yaşlarda, türlü karşılaşmalar yaşayınca, elde olmadan derin bir tahlile girişiyor. Kaç 'ben'den söz edebilirim?

        * Hayatım günün birinde okuyacağımdan emin olduğum kitap dağı, o an okuduklarım, yarım bıraktıklarım ve aradıklarım arasında beceriksiz bir devinmeyle geçiyor.

        * Kültürsüzlüğümüzün Kışı- Füsun Akatlı
  
        * Şafak - Sevgi Soysal

        * Hangi yazara yolunuzun düştüğü, hangisinin dilindeki şarkıyı işittiğiniz önemlidir.

        * Aşk yoksa evde, şairin aşıracağı kelimeler de yoktur.
  
        * Göztepe'deki evi ödünç alınmış gibi küçücük görür denizi.

        * 'Hem ayrıca, bu dünyada bir Rembandt'ın, bir Beethoven'ın, bir Dante'nin, bir Napoleon'un yaşadığı hakkında en ufak bilgisi olmayan birinin kendini büyük bir insan sayması kolay değil midir?' diye soruyor yazar.

        * ... iyi roman özgürleştirir.

        * İyi okur ne aradığını bilen, eğer izini sürdüğü kitap sorularına yanıt vermiyorsa bunun çabuk ayırdına varan ve belki tez vazgeçendir.

        * Genç Bir Romancıya Mektuplar - Mario Vargas Llosa

        * Ergen kişi, okuma yazması olduğuna göre kendine uygun kitabı farklı kaynakları araştırarak bulabilir.

        * Kütüphaneler bir kimliktir. Nasıl dizildiği, hangi kitapların baskın olarak yeğlendiği, nasıl bir tasnif yapıldığı bir nüfus cüzdanı anlamı taşır. Hiçbir kütüphane rastlantısal olarak oluşmaz. Okurluğun ilk günlerinde edinilen kimi fuzuli kitaplar zaman içinde erir gider. Yerine okurun seçtikleri gelir.

        * Geceleyin Kütüphane - Alberto Manguel
       
        * Kitabın sadece bir boyutudur okumak. Bakmak, koklamak, kendi el yazınla not almak, birlikte bir öykü içinde gezinmek ve diğer kitaplarla bir arada yaşamak...
  
        * Kütüphanelerin varlığı, orada yan yana duran bambaşka dillerde, fakat aynı yöne, ışığa doğru bakanların kaleminden çıkan yapıtlar, bizi ırkçılığa, savaşa, ruhsal sefalete, zalimliğe karşı korur. Direnç sağlar. Kölelerine kitap vermeyen efendiler aptal değillerdi.

        * Her kütüphane sahibine sorulan 'Bu gördüğümüz tüm kitapları okudunuz mu?' sorusunun yersizliği, kitapla tanışık olmamakla, o ilişkiyi, konuşmayı bilmemekle ilgilidir. Manguel'in verdiği yanıt güzel:
         'Hepsini okumadım ama her birinin kapağını mutlaka bir kez açtım.'

        * Kundera gibi söyleyelim; eğer edebiyat ölüyorsa, bunda en az edebiyatın kusuru vardır!

        * Okur, okuma deneyimi derinleştikçe daha zor beğenir. Bunun türlü gerekçeleri bulunur. En önemlisi; uzun soluklu okuma yolculuğunda, ona neyin haz verdiğini, düşün yapısını, estetik ölçülerini neyin geliştirdiğini iyice fark etmesidir. İyi yazar, zamanla yalınlaşıp sözü dolandırmadan dile getirmeyi beceriyor. Bu sadelik yakalanması hayli güç bir yeti olarak açıklanıyorsa, okur için de aynı saptamayı yapmamız söz konusudur. Belki yeni bir kavram uydurmada yarar var: okurun kendi tercihlerini belirginleştirmesi haline 'okur üslubu' diyebiliriz.

                                                                                    
^-^ KEDİLER ^-^

        * Bunun da samimiyeti tipik bir 'Kedi uzanamadığı ciğere mundar der' halini anımsatıyor.

                                                              Okuduğum tarih: Aralık 2014


Yazar Hakkında Bilgi=  Enver Aysever, 1971’de İstanbul’da doğdu. Mimar Sinan Üniversitesi Sosyoloji bölümü mezunu. 1992 yılında Tiyatro Çisenti’yi kurdu ve uzun yıllar genel sanat yönetmenliğini yaptı. “Durdurulmuş Zamanın Fotoğrafı”, “Renkler ve Günce”, “Yağmurla Gelen Yüzler”, “Açık Evlilik”, “Yabancı’da Camus”, “Dilekçe”, “Bir İstanbul Masalı”, “Frankie ve Johnny”, “Şimdi Yaşa Sonra Öde!”, “Ne Kadınlar Sevdim” adlı oyunları sahneledi. Bu oyunların bazılarında yazar olarak da görev yaptı. Aynı dönemde “Bebişler Karnavalı”, “Renkler Cumhuriyeti”, “Güneşi Güldüren Soytarı”, “Beyaz Dişler Ülkesi”, “Yaşamak Güzel Arkadaşım”, “Kakolu Olsun” adlı çocuk oyunlarını da yazdı, yönetti. Bu oyunları Çocuk Oyunları 1/Renkler Cumhuriyeti adı altında kitaplaştırdı.
Yazın yaşamına Geç Kalmış Romantik (2003) adlı öykü kitabıyla adım attı. Ardından Bir An Bin Parça (Roman,2007), Yaralısın Türkiye(Deneme,2008), Ayrıntıdaki Şeytan (Deneme,2009), Ataköy/Bir Semti Kendince Yazmak (2009), Orhan Gökdemir’le birlikte yazdığı Cumhuriyet’in İlk Son Yüz Yılı (2011) , Yazgıcılar (Roman,2012), Nisan'a Mektuplar (Deneme, 2012) ve en son olarak Nasıl Yazar Olunur/Yazarların Gizli Sokaklarına Yolculuk, Edebiyat Ölmelidir (Deneme, 2013) adlı kitapları basıldı. Bir An Bin Parça adlı romanıyla 2007 Yunus Nadi Roman Ödülü’nü kazandı.2006 yılından bu yana Remzi Kitap Gazetesi yayın yönetmenliğini sürdürmektedir.Aysever yazıp yönettiği "Aykırı Kumpanya" adlı gösteriye devam etmekte ve halen CNN Türk televizyonunda "Aykırı Sorular" adlı programı hazırlayıp sunmaktadır.
Nisan'ın babası olarak anılmaktan mutluluk duymaktadır.
http://www.aykiriakademi.com/hakkimda/hakkimda-icerik


ARKA KAPAK –

Okuma Eylemi ve Yazınsal Serüven Üstüne
Pek çok uyarıcının yanı sıra, yeni medya olanakları ve toplumsal sorunlar
içinde savrulan günümüz insanı...
         Ucuz söylemlerin, sıradan bir 'dil'in esir aldığı ve neredeyse zekamızla dalga geçen bir edebiyat dünyası...
Yeniden aynaya bakmak için edebiyat ölmelidir!



Keyifli okumalarınız olsun ^-^


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder