O Ses Türkiye'de 'Düşler Sokağı' şarkısının söz yazarı Hüsnü Arkan yazınca kendimi kitaplığın önünde buldum:) Hüsnü Arkan'ın müzisyen yanını duymuştum ama o şarkının söz yazarı olduğunu bilmiyordum.
Birkaç yıldır kitaplığımda okunmayı bekleyen kitabın okunma günü o anı beklemeyene dekmiş demek:)
Kitap hakkında genel olarak hep iyi yorumlar duymuştum. Ben de bu yorumlara katılıyorum. Konusu güzel, kurgusu güzel ve akıcı bir anlatıma sahip.
Yazarı: Hüsnü
ARKAN
Türü: Roman
Yayın
Hakları: Kırmızı Kedi Yayınları
- 1.
Basım: Ekim 2011 2.
Basım: Kasım 2011
3. Basım: Mayıs 2012 4.
Basım: Şubat 2013
Kapak
Tasarımı: Ayşe Nur Ataysoy
- 252 sayfa
Kitaptan Alıntılar;
* ... güçlü olmak
denen şey, çaresizlikten doğuyor. Işığın, karanlığı beyaza boyaması gibi bir
şey... Karanlık olmasa ışığı hissedemeyiz ki...
* ...gülümseyişi
kayboluyor. Bir mendille silinmiş gibi.
* Yıldızlar
desen, tırman bir kestaneye; toplamaya başla!
* '... Siz
tercüman değil misiniz Cahit Adamı? Kaçak Adamı, Korkak Adamı... Yani, işiniz
bu değil ama pekala becerebiliyorsunuz... Öyleyse niye bizi birbirimize
çevirmiyorsunuz? Hiç olmazsa anlaşamayız.' / Münevver
* ... sizin
bahçede bir ağaç olarak yaşamayı yeğlerim.
* Sen Eylül
renklerini bilir misin? Onlara basar gibi bastım. Renklere basınca değişirler;
bunu bilir misin? Örneğin benim üstüme biri basarsa cağırtlak rengi olurum. Bir
yaprağa basarsan, o yaprak hışırt rengi olurum.
* ... pembe pembe
gülümsüyordun.
* Ne yazık ki ben
bir kuzu kulağı yaprağı değilim. Akide şekeri de değilim. Benden, istediğiniz
aşinası olduğunuz tadı alamayacaksınız.
* Bir zamanlar
herkesin küçük olduğuna siz de inanıyor musunuz? Ben, bazen dürbünün tersiyle
bakıyorum; hala küçük olduklarını görüyorum.
* ... hayaller,
çoğu zaman gerçeklerden daha samimi, daha tabii, daha kaliteli ve herhalde
anadan doğmadır.
* İçimde cam
çerçeve kalmadı.
* İçimizde
kitaplar birikiyor, tiyatro oyunları gösteriliyor, şarkılar söyleniyordu.
İçimizin kapısı açıldıkça biz dışarı çıkıyorduk.
* Çocukları
aslında aileleri yetiştirmiyor; içinde yaşadıkları zaman yetiştiriyor.
* O, öldüğü yaşta
kaldı.
Ben otuzuma geldiğimde, artık kardeşimdi. Niyazi'yi
doğurduğumda, Niyazi'nin dayısı oldu. Ve artık oğlum gibi... Artık Niyazi'nin
kardeşi...
* ... hayatı
karmakarışık yapan şey, çoğu zaman gerçekler değil; bizim düşündüklerimiz...
* Münevver'in
yağlıboyaları çığlık atıyorlardı.
* Doğurmayı
becerdim, büyütmeyi de becerdim ama cenazesini içimden kaldıramıyorum.
* Halbuki artık
bir geleceğim yoktu; gelecek gelmişti.
^-^
KEDİLER ^-^
* ... Çizmeli
Kedi'ydi.
* Kuyruksuz,
masanın altında... Nemrut, badem ağacının gölgesine sığınmış...
Bu bizim ve kedilerimizi sabahı işte!
* Sekiz insan ve
üç kediyiz...
* -kapının
çıngırağına...- Kuysuksuz'la Nemrut bile dönmüşler.
* Kapının önünde
üçüncü bir kedi; ak tüylerini yalıyor. Adı Yabancı.
* ... duvarın
üstündeki sessiz kediler...
* Kediler, komşu
kadınların yüzleri...
* ... bahçedeki
kediler yazardı.
* Yanımdaki
sandalyeye bir tekir kedi yayılmış. Fincanımı kaldırıp koydukça kulaklarını
oynatıyor göz ucuyla hareketlerimi izliyor.
* Bir ara fareler
dadandı, iki kedi getirip koyduk ama olmadı; kediler de insan istiyor.
* Bu üç küçük
fare, büyüyünce kedi olacaklar...
* Güvercinler,
kediler, sardunyalar...
- Yazım-Basım Hataları-
* Sf/ 184
...arkamdaydı Yanımıza...
* Sf/ 242
Ağaç yaşıyodu...
Aralık 2016
Yazar Hakkında Bilgi= Hüsnü Arkan (d. 1958, Kınık), Türk söz yazarı, besteci, yazar
ve Ezginin Günlüğü grubunun eski vokalisti.
1958 yılında Kınık'ta dünyaya geldi. Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk
Fakültesi'nden mezun oldu, yazıyla ve müzikle ilgilenmeye başladı. 1985 yılında
gittiği Amsterdam'da
8 yıl kaldı, kurduğu müzik grubuyla Avrupa'nın birçok kentinde konserler verdi.
Temmuz 1991'de "Bir Yalnızlık Ezgisi" isimli ilk solo albümünü
yayımladı. Emin İgüs`ten sonra 1993'te İstavrit albümüyle vokalist, söz yazarı ve
besteci olarak gruba katıldı. Nadir Göktürk ile birlikte 1993'ten bu
yana çıkan Ezginin Günlüğü albümlerinin mimarlarından oldu. Aynı zamanda
"Ölü Kelebeklerin Dansı" (1998), "Menekşeler Atlar ve
Oburlar" (2001), "Uzun Bir Yolculuğun Bittiği Yer" (2005),
"Uyku" (2008), "Mino 'nun Siyah Gülü" (2011),Hırsız ve
Burjuva adlı altı romanı, Hiçe Doğru (2005) adlı bir şiir kitabı
yayımlandı.
2010 yılında Ezginin
Günlüğü grubundan ayrıldı ve 13 Ocak 2011'de "Solo" isimli
ikinci albümünü yayımladı. Ekim 2011'de ilk single çalışması olan "5
Mayıs"ı yayımladı. 4 Mart 2013'te "Yalnız Değiliz" isimli
üçüncü albümünü yayımladı. Arkan'ın dördüncü solo albümü "Kırık
Hava", 19 Ekim 2015 tarihinde yayımlanmıştır.
ARKA KAPAK –
Tayin emrim üç ay sonra
çıktı. Emri aldığım günün sabahında Hasan'ı astılar. İnfaz gecesi uyumamıştık.
Babam, Nuri Amca, annem ve ben, salondaki masanın çevresinde oturuyorduk.
Pencerenin önündeki çıplak akasyaya konmuş suskun, korunmasız kış serçeleri
gibi... Radyoyu açmıştık; bir haber bekliyorduk... Annem sık sık mutfağa gidip
ağlıyordu. Nuri Amca, kımıldamaksızın önüne bakıyordu. Elleri dizlerinin
üstündeydi. Omuzları çökmüştü... Konuşmuyorduk. Birbirimizin yüzüne
bakamıyorduk.
İnsan, sonuna kadar umutlu olabiliyor. Umut bir çare değil ama galiba çareden daha büyük bir şey.
1960'lı yıllarda bir Ege kasabasında başlayan yasak bir aşkla 12 Eylül'ün hemen öncesinde gelişip darbenin ardından pek çok kişiyle paylaşılan bir kaderle son bulan kırık bir aşk: iki katmanlı bu romanın iç içe geçen iki farklı hikâyesi. Mücadeleleriyle, inançlarıyla, haklılıkları ve yenilgileriyle bütün bir kuşak ve darbelerden, idamlardan geçen, yarım kalan hikâyelerle 2000'li yıllara uzanan yakın tarihimiz. Siyasi bir ortamın içinde filiz veren aşklar, yeşeren duygular,yarım kalan umutlar.
Hüsnü Arkan, 60'lı yıllardan başlayarak, özellikle 12 Eylül döneminin acıtan sayfalarına bir ailenin kadınlarının gözünden bakıyor.
İnsan, sonuna kadar umutlu olabiliyor. Umut bir çare değil ama galiba çareden daha büyük bir şey.
1960'lı yıllarda bir Ege kasabasında başlayan yasak bir aşkla 12 Eylül'ün hemen öncesinde gelişip darbenin ardından pek çok kişiyle paylaşılan bir kaderle son bulan kırık bir aşk: iki katmanlı bu romanın iç içe geçen iki farklı hikâyesi. Mücadeleleriyle, inançlarıyla, haklılıkları ve yenilgileriyle bütün bir kuşak ve darbelerden, idamlardan geçen, yarım kalan hikâyelerle 2000'li yıllara uzanan yakın tarihimiz. Siyasi bir ortamın içinde filiz veren aşklar, yeşeren duygular,yarım kalan umutlar.
Hüsnü Arkan, 60'lı yıllardan başlayarak, özellikle 12 Eylül döneminin acıtan sayfalarına bir ailenin kadınlarının gözünden bakıyor.
Defterimden...
Keyifli okumalar diliyorum ^-^
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder