Kitap Cesare Pavese'nin günlüklerinden oluşuyor.
Pavese, yaşamı boyunca intihar eğilimi olan ve zaten sonunda da intihar fikrini eyleme geçirmiş bir yazar, şair.
Günlüklerini okurken, ölümü ve intiharı ne denli düşündüğüne şahit oluyorsunuz.
Biraz karamsar, biraz bazı yerlerde kendini tekrar eden notlar... Açıkçası başlarda heyecanla okurken bir yerden sonra okuma hızım düştü ve bir yerde tıkandı. Kitabı yarısında diyebileceğim bir sayfada bıraktım. Okuduğum kadarıyla oldukça iyi notlar aldım ama dediğim gibi bir yerden sonra devam edemedim... Belki bir süre sonra kaldığım yerden okumaya başlarım.
Okuma halleri fotoğraflarıma bakmak isterseniz:
Okuma Halleri, Fotoğraflarla - Yaşama Uğraşı / Cesare Pavese
YAŞAMA UĞRAŞI
Casere
Pavese'nin Günlüğü
Yazarı: Cesare
PAVESE
Orijinal
Adı: İl mestiere di vivere, 1952
Türü: Günlük
Yayın
Hakları: E Yayınları
- Birinci
Baskı Şubat 1973
Çeviri: Cevat
Çapan
- 345 sayfa
Kitaptan Alıntılar;
* Ben hiçbir
zaman dünyayı umursamadan hayatın tadını çıkarabilen rahat bir insan olamadım.
* Bu sayfalarda
hayatın kendisi değil, sahnelenişi var.
* Senden çıkarı
olmadan hiç kimse kendini sana adamaz.
* Yaşlanmaktan
daha acı bir şey var: çocuk kalmak.
* Yaşama sanatı,
yalanlara inanmayı bilme sanatıdır.
* Neden
kıskanmalı? Benim onda gördüğümü o adam görmüyor ki. Belki de hiçbir şey
görmüyor.
* Dayan, Pavese,
dayan... Hiç değilse bir iyi yanı var bu işin. Kimse zarar görmüyor senin
yıkılıp gitmenden.
* Açık konuşalım.
Cesare Pavese karşına çıksa, seninle konuşsa, seninle dostluk kurmaya kalksa,
onu çekilmez bir insan bulmayacağından emin misin?
* Kendimi yalnız
bırakmamak için bütün gece aynanın karşısında oturdum.
* Bir dikey tipler vardır: bunlar her şeyi
sırayla yaparlar, bir kişiden ya da bir şeyden öbürüne geçerken bir öncekini
bırakırlar, kendilerini yeni bir sevgiliye adadıkları zaman, bir eski sevgilinin
gelip onları kışkırtmasına sinirlenirler. Bunlar romantiktir, hiç büyümezler. Bir de yatay tipler vardır: bunlar oldukça geniş bir değerler dünyasından
yaşantı zenginleştirirler, eski tanıdıklarından vazgeçmeden yeni insanlarla ve
şeylerle ilgilenmesini bilirler, serinkanlılıklarının, köklü inançlarının
yardımıyla birbirinden oldukça değişik tutkuları denetleyecek ve yola getirecek
gücü bulurlar. Böyle insanlar da klasiktir.
* İntihar
ve ölüm üzerine günlük notları-
- (Bu kısım Önsöz'den- Lisedeyken tek yakın arkadaşı
Boraldi'nin mutsuz bir aşk serüveninden
sonra intihar etmesi...)
- 10 Nisan 1936
... içimde duyduğum intihar dürtüsünü.
- 24 Nisan 1936
İntihardan söz etmiyorum. Bizim gibi insanlar - hayatı
seveni beklenmedik şeylerin, insan ilişkilerinin tadını çıkaranlar - bir
dikkatsizliğin dışında, işi intihara kadar vardırmazlar pek. Hem sonra intihar,
ilginç yontular yaratan, ama bizimle ilgisi olmayan o masalsı yiğitlik
davranışlarından, destanlardaki gibi Alınyazısı karşısında İnsanın yüceliğini
gösteren eylemlerden biridir.
Şu noktayı iyi düşün: intihari şimdilerde, sadece bir gözden
kaybolma yoludur. Ürkekçe, sessizce yapılır ve tam bir başarısızlığa uğrar.
Artık bir eylem değil sadece bir boyun eğmedir.
Bir çıkar yol olarak intihar yerine, bir sanat eserinin
aracılığı ile fırtınayı çılgınca yaşamak ve baskı altındaki duygulardan böylece
kurtulmak diye bir şey olamaz. Bunun ne kadar doğru olduğunu, kendini gerçekten
başına gelen bir felaket yüzünden öldüren sanatçıların genellikle sıradan
şairler, duygu taşkınlıklarında içlerini kemiren kanserin en ufak bir
belirtisini bile duyuramayan gösteriş düşkünleri oluşu da gösterir. Bundan şunu
öğrenir insan: uçurumdan kurtulmanın tek yolu onu bakmak, derinliğini ölçmek ve
kendini o boşluğa bırakmaktır.
- 27 Eylül 1937
Çok çabuk tatmin olan bir erkeğin hiç doğmamış olması bile
daha iyidir. İntiharı haklı kılacak bir eksiktir bu.
- 6 Kasım 1937
İntiharı düşünen bir insan için en kötü şey kendisini
öldürmesi değil, bunu düşünüp yapmamasıdır. İntihar düşüncesine - ir alışkanlık
haline gelen intihar düşüncesine - yol açan manevi çöküntü kadar aşağılık bir
şey yoktur.
- 8 Ocak 1938
Bir arabanın altında kalmanın ya da öldürücü bir hastalığa
yakalanmanın korkusuyla kendini öldürmeyi düşünmenin hiç de gülünç ve saçma bir
yanı yoktur. Acı çekme derecesinin dışında, insanın kendini öldürmek istemesi,
ölümünün önemli, bilinçli ve yanlış yorumlanmaması gereken bir eylem
sayılmasını istemesidir. Bu yüzden intihar edecek bir kimsenin ezilmek ya da
zatüreeden ölmek düşüncesi gibi anlamsız bir şeye katlanamamasını doğal
karşılamak gerek. Onun için üşütmemeye ve dönemeçlere dikkat.
- 16 Ocak 1938
Bir adamın hayatında değer kazanmak amacıyla o adamı
öldürmek düşünülebilir mi? Öyleyse kendi hayatında bir değer sahibi olmak için
de insanın kendini öldürmesi düşünülebilir.
İntiharın güçlüğü şurada: insanın ancak tutkuyu aşarak
gerçekleştirebileceği tutkulu bir davranıştır intihar.
- 19 Ocak 1938
Yalnızlık acı çekmektir; sevişmek acı çekmek, malını mülkünü
çoğaltmak ya da yığınlara karışmak acı çekmek; bütün bunlara son verir ölüm.
- 5 Şubat 1938
Kendini öldürmeye karar vermiş bir adamın damarlarından
boğazına yönelen bu sağır ve köklü sevinç neden? Ölümle yüz yüze gelindi mi,
hala diri oluşumuzun kafaya dank edişinden başka bir şey kalmaz.
- 25 Şubat 1938
... ölümden daha beylik bir şey var mı?
- 10 Mart 1938
Kendini öldürme konusunda haklı bir gerekçesi olmayan kimse
yoktur.
- 31 Mayıs 1938
Aslında, senin bugünkü ruhsal durumunun mantıksal sonucu
intihardır.
- 7 Haziran 1938
Ölüm huzurdur, ama ölüm düşüncesi her türlü huzuru ortadan
kaldırır.
- 13 Ekim 1938
Doğmadan önce hepimiz ölüydük.
- 23 Ekim 1938
... bir kerre gücüm tükendi mi, huzur içinde ölebilirim.
- 10 Kasım 1938
İntihar etmek için bir gerekçe.
- 4 Şubat 1948
Dinde insan hayatı değil, ölümü düşünür, çünkü hayattaki
şeyler onlara sonsuzluk açısından, ölümden öte bir açıdan bakıldığı
zamankazanırlar.
-
28 Ocak 1949
Farkına varmadan ölümün kıyısına bile gelmiş olabilirsin.
- Yazım-Basım Hataları -
* Sf/ 35
... kendimi Bir...
* Sf/ 43
... başıboş şiiler
yazıyorum...
* Sf/ 48
pişmanıım.
* Sf/ 49
... her zemen...
... düşünce ,eylem...
* Sf/ 57
Tıpkı,gövdece...
* Sf/ 61
... kendi savacan
yaradılışları adına...
* Sf/ 89
... haklı çıakracak...
* Sf/ 91
... budur .Her...
* Sf/ 102
... değil, cası,
eğer ahlak...
Ocak 2017
Yazar Hakkında Bilgi= Cesare Pavese (d. 9 Eylül 1908 – ö. 27 Ağustos 1950) İtalyan şair,
romancı, çevirmen ve eleştirmen.
Cesare Pavese, ailesinin
yazları geçirdiği Torino'nun Santa Stefano Belbo köyünde bir memur çocuğu olarak
doğdu. Torino Üniversitesi'nde
edebiyat okudu. İngiliz ve Amerikan edebiyatlarına ilgi duydu, bitirme
tezini Walt Whitman şiirleri üzerine yazdı.
Öğrenimini bitirdikten sonra orta öğrenimini tamamladığı eski okulu Liceo
d'Azaglio'da edebiyat ve dil dersleri verdi. Bu dönemde İngiliz ve Amerikan
yazarları ile ilgili yazıları La Cultura dergisinde yayınlandı. Daha sonra bir
arkadaşının kurduğu Einaudi Yayınevi'nde çalışmaya başladı. 1935'te anti-faşist
çalışmaları nedeniyle tutuklandı, 1936'da serbest bırakıldı. Brancaleone
Hapishanesi'nde geçirdiği bir yıldan esinlenerek Carcera (Hapis) adlı romanını yazdı.
1950'de Yalnız Kadınlar Arasında romanı
ile İtalya'nın önemli edebiyat ödüllerinden Strega Ödülü'nü aldı. Edebi kariyerinin
doruğunda olmasına rağmen özel hayatı karışıktı. Sonu olmayan aşk ilişkileri
onu bunaltmıştı. Ödülü aldıktan sonra Torino'daki
bir otel odasında bütün özel kâğıtlarını yok edip, 21 adet uyku hapı alarak
intihar etti.
İntiharından önceki gün,
“Artık sabahı da kaplıyor acı.” diye kısa bir not düştükten sonra 27 Mayıs'ta
günlüğüne şunları yazmıştır:
" ’48-’49′daki
mutluluğumun hesabı görüldü. Bu soylu mutluluğun gerisinde şu vardı:
Güçsüzlüğüm ve hiçbirşeye bağlanmayışım. Şimdi, kendime göre, girdabın içine
girdim; güçsüzlüğümü seyrediyor, onu iliklerimde hissediyorum, beni ezen
siyasal sorumluluğu yüklenemiyorum. Bunun tek çözümü var: İntihar. "
Cesare Pavese – 27 Mayıs 1950
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder