* Önce, en son başlayıp çok kısa sürede bitirdiğim 'Kedinizi Nasıl Bilirsiniz?' kitabını paylaşayım.
Külkedisi pek sevdi, neredeyse yiyecekti:)
İçeriğindeki kimi bilgileri daha önceden biliyor olmamla birlikte keyifle okudum. Tüm kedi severlerin de hoşuna gideceğini düşünüyorum.
KEDİNİZİ NASIL BİLİRSİNİZ?
Yazarı: Desmond
MORRIS
İngilizceden
Çeviren: Abdullah Ersoy
Yayın
Hakları: Dost Yayınları Pratikler Serisi
(www.dostyayinevi.com)
-
Birinci Baskı,
Temmuz 2010, Ankara
-
İkinci Baskı,
Nisan 2011, Ankara
-
159 sayfa
Kitaptan Alıntılar;
* Köpek de, kedi gibi, sahiplerini ebeveyn benzeri
olarak görür. Bu nedenden dolayı bağlanma süreci aynıdır. Fakat, köpeğin bir
diğer bağı daha vardır. Köpekler grup halinde yaşarlar, kediler böyle değildir.
Köpekler, üyeleri arasındaki statü ilişkilerinin sıkı biçimde kontrol edildiği
sürüler halinde yaşarlar. Üst kademedeki, orta kademedeki ve alt kademedeki
köpekler vardır ve doğal ortamlarında, diğerlerini kontrol ederek birlikte
dolaşırlar. Bu yüzden evcil köpekler, sahiplerini hem ebeveyn benzeri olarak hem
de sürüsünün etkili üyeleri olarak görür. O ünlü itaatkarlığı ve göklere
çıkarılan sadakat yeteneği bundan kaynaklanır. Kedilerin karmaşık bir sosyal
örgütlülüğü vardır, fakat hiçbir zaman sürüler halinde avlanmazlar.
Evcil
kediler ve köpekler arasındaki bu farklılıktan dolayı kedi sevenler köpek
sevenlerden oldukça farklıdır. Kural olarak bağımsız düşünme ve davranma
yönünde daha güçlü bir kişilikleri vardır. Sanatçılar kedi severler; askerler
köpek severler. O çok yüceltilen ‘grup bağlılığı’ meselesi hem kedilere hem de
kedi severlere yabancıdır.bir şirketin sadık çalışanı, bir çetenin üyesi, bir
delikanlı grubunun ya da askeri birliğin üyesiyseniz muhtemelen evde sobanın ya
da kaloriferin yanında kıvrılıp yatmış bir kedini olmayacaktır. Hırslı Yuppiler,
gözünü yükseklere dikmiş politikacılar, profesyonel atletler, bunlar tipik kedi
sahipleri grubuna girmezler. Dizinin üstünde bir kedi yatmış olan bir futbolcuyu düşünmek zordur. Bu futbolcuyu,
köpeğini yürüyüşe çıkarmış biri olarak düşünmek çok daha kolaydır.
*
Tüylerin bakımı aynı zamanda kedilerin
sıkıntılı oldukları zamanlarda artar. Buna tüylerin şeklini değiştirme yalaması
adı verilir ve bunun sosyal çatışmaların gerilimini hafifletmede yardımcı
olduğu düşünülmektedir. Bir çatışma ortamında bulunduğumuzda, çoğu kez
‘başımızı kaşırız’. Benzer durumdaki bir kedi de tüylerini yalar.
*
Tüylerin sürekli yalanması, tozu, kiri ve
son yemeğin kalıntılarını temizlemek dışında, onların taranmasına ve böylece
yalıtım tabakası olarak daha iyi iş görmesine yardım eder. Buruşmuş bir kürk
kötü bir yalıtım malzemesidir ve dondurucu soğukta kedi için ciddi tehlike
yaratabilir.
Tek
sorun soğuk hava değildir. Kediler yazın kolay şekilde sıcaklarlar ve o zaman
özel bir nedenden dolayı tüy tarama faaliyeti artar. Kedilerin bizim gibi
vücutlarının her tarafında ter bezleri yoktur. Bu yüzden terleme olayından hızla
soğutmanın bir yolu olarak yararlanamazlar. Nefes almaları yarar sağlar, ancak
bu yeterli olmaz. Bu sorunun çözümü sürekli olarak tüylerin yalanması ve mümkün
olduğu kadar tüylerin üzerine tükrük biriktirilmesidir. Bu tükrük kuruyunca,
cildimizdeki terin kuruması gibi etki yapar.
Kediler
güneş altında kalınca tüy bakımını daha da artırırlar. Bunun nedeni, tahmin
edilebileceği gibi, yalnızca ısınmanın artması değil, güneş ışınlarının
tüylerinde temel öneme sahip D vitamini üretmesidir. Diyetlerindeki bu önemli
vitamini, güneş ışınlarının ısıttığı tüyleri dilleriyle yalayarak elde ederler.
Kedinin
tüy bakımı sırasında güçlü biçimde yaptığı tüy yalama hareketi tüylerin dibinde
yer alan deri bezlerinin harekete geçirilmesinde özel bir rol oynar. Bu
bezlerin salgı yapması tüylerin suya karşı yalıtımı açısından çok önemlidir ve
tüylerin durmadan yalanması yağmurdan korunmak için bu yalıtım özelliğini
geliştirir.
*
… sosyal yaşam söz konusu olduğunda
kedilerin fırsatçı olduklarıdır. Kediler diğer kedilerle isterlerse işbirliği
yapar, istemezlerse yapmazlar. Öte yandan, köpekler işbirliği yapmadan
yaşayamazlar. Tek başına yaşayan bir köpek sefil durumdaki bir yaratıktır. Tek
başına yaşayan bir kedi huzur içinde olmayı seçmiş bir kedidir.
*
… bir ağaç kütüğüne ya da kayaya kıvrılıp
uyumuş olan bir tekir (tüylerindeki desenler yaban kedisine benzer) kedinin
renginin ve yuvarlak şeklinin kıvrılmış bir yılana tuhaf bir şekilde
benzediğine işaret edilmiştir. Daha ondokuzuncu yüzyıla kadar tekir kedinin
üzerindeki desenlerin basit bir kamuflaj olmadığı, tersine, bir yılanın
kamuflaj işaretleri olduğu söyleniyordu. Uyuyan bir kediyi gören kartal gibi
öldürücü bir hayvan, bu benzerlikten dolayı saldırmadan önce iki kez düşünmek
durumunda kalabilir.
*
Saldırgan kedi rakibinin çok yanına
gelince, acayip fakat çok karakteristik bir kafa çevirme hareketi yapar.
Yaklaşık bir metre mesafedeyken kafasını hafifçe yukarıya kaldırır ve bir
tarafa doğru eğer. Bunları yaparken gözlerini düşmanına dikmiş durumdadır.
Saldırgan daha sonra ileri doğru yavaş bir adım atar ve kafasını diğer yöne
eğer. Bu hareket birkaç kez tekrarlanabilir ve boyundan ısırma tehdididir. Kafa
sanki ‘sana bunu yapacağım’ dercesine ısırma pozisyonunda çevrilmektedir.
*
Kedi
pencereden bir kuş görünce niçin dişlerini çıtırdatır?
Çene
hareketine benzer şekilde dişlerini birbirine sertçe vurmaya başlar. Bu ‘emme
davranışı’ olarak da bilinir. Kedi çeneleri arasında zavallı bir kuşu kıstırmış
gibi çok özel bir öldürücü ısırma hareketi yapmaktadır.
*
Kediler
niçin yeni yakaladıkları avlarını sahiplerine sunarlar?
Bunu,
sahiplerinin umutsuz avcılar olduklarını düşündükleri için yaparlar. Genellikle
insanları yarı-ebeveynleri olarak kabul etmekle birlikte, onları aileleri,
diğer bir deyişle, yavruları olarak görürler. Yavrular fareleri ve küçük
kuşları yakalamayı ve yemeyi bilmiyorlarsa, o zaman kedinin bunu onlara
göstermesi gerekir.
*
Bıyıklar dokunmaya duyarlı organlar
olmalarının yanı sıra, aynı zamanda hava akımlarını belirlemek için de
kullanılır. Kedi karanlıkta hareket eden sert nesnelere dokunmadan bunların
etrafından dolaşması gerekir. Yaklaştığı her sert nesne havada hafif anaforlar,
hava akımında küçük karışıklıklar yaratır. Kedinin bıyıkları o kadar duyarlıdır
ki havadaki bu değişimleri hissedebilir ve sert nesnelere dokunmaksızın onların
varlığını dikkate alır.
*
Kedilerde burnun her iki yanında on
ikişer olmak üzere, dört yatay sıra halinde ortalama yirmi dört bıyık teli
bulunur. En üstteki iki sıra alttaki iki sıradan bağımsız olarak hareket
edebilir. En güçlü bıyıklar ikinci ve üçüncü sıradakilerdir.
*
Erkek
kedi çiftleşirken niçin dişiyi ensesinden yakalar?
Kediler
söz konusu olduğunda, cinsel konularda, egemen olan erkek değil, dişidir. Erkek
kedilere darbeler indiren ve onlara vuran dişi kedidir. Dişinin ensesinden
ısırması vahşice görülebilir, ancak, aslında, erkeğin kendisini dişinin daha
fazla saldırısından korumak için yaptığı umutsuzca bir hiledir. Bu özel bir
korunma tarzıdır. Kıvrılmaması ve kendisine saldırmaması için, güç kullanarak,
dişiyi yere bastırma davranışı değildir. Dişi kedi bunu yaptırmayacak kadar
güçlüdür. Tersine, bu, erkeğin oynadığı bir ‘davranış oyunu’dur. Erkek ya da
dişi, tüm kediler enselerinden tutulmaya karşı özel bir tepki gösterirler ve bu
da çocukluk günlerine kadar uzanır. Yavru kediler anneleri tarafından bu
şekilde tutulmaya karşı kendiliklerinden bir tepki gösterirler. Anne kedi
yavrularını güvenilir olmayan bir yerden güvenli bir yere taşırken bu yola
başvurur. Yavru kedilerin, yaşamlarının tehlikede olduğu bu gibi durumlarda
çırpınıp durmamaları çok önemlidir. Bundan dolayı, kedilerde enseden tutulmaya
karşı bir ‘donup kalma’ davranışı gelişmiştir.
* Kabul edilen en uzun ömür, 1903’ten 1939’a kadar
yaşamış olan ‘Puss’adlı bir tekir kediye aittir.
*
Kısırlaştırılan erkek kediler ‘iğdiş
edilmemiş’ kedilere göre daha uzun yaşadıklarından, kısırlaştırma yoluyla
değişime uğramış olan erkek kediler ayrıca bunun karşılığını da alırlar. Bunun
nedeni, rakipleriyle zarar verici kavgalara daha az girişmeleri, ayrıca,
bilinmeyen bir nedenden dolayı, enfeksiyonlara karşı daha dayanıklı
olmalarıdır. Kapsamlı bir araştırma kısırlaştırılmış erkek kedinin
kısırlaştırılmamış bir erkek kediye göre ortalama üç yıl daha fazla yaşadığını
ortaya çıkarmıştır.
Yazım-Basım Hataları
*
Sf/ 45
…
ona rahatsızlık verir ve…
*
Sf/ 143
…
kedilerle yapılanbazı testlerle…
Okuduğum tarih: 21 Kasım
2012
Yazar Hakkında Bilgi= Desmond Morris (1928) Dünyaca tanınmış Britanyalı
zoolog, ressam, televizyon yapımcısı, yazar. Birmingham Üniversitesi’nde
zooloji okuduktan sonra yüksek lisansını Oxford Üniversitesi’nde tamamladı.
Londra Zooloji Derneği’nde ve Londra Hayvanat Bahçesi’nde kimi yönetsel
sorumluluklar üstlendi. 1950’lerin başlarında ITV Kanalı’nda yayınlanan Zoo Time adlı programla dikkatleri çektikten
sonra, 1965’te yayımlanan kitabı The Naked Ape’le tüm dünyada tanınan bir uzman
olarak kabul gördü. Bir ressam olarak da saygı gören Morris, bir süre Londra
Çağdaş Sanatlar Enstitüsü’nün yöneticiliğini de yaptı. Başlıca yapıtları
arasında The Biology of Art (1963), Manwatching (1977), Dogwatching (1986), Cat
World: A Feline Encyclopedia (1997), The Naked Eye (2001), Peoplewatching: The
Desmond Morris Guide to Body Language (2002) ve Planet Ape (2009) sayılabilir.
ARKA KAPAK –
"Evcil kedi bir çelişkidir," diye başlıyor
kitabına Desmond Morris. Yabanıl bir türün insanlarla en çok kaynaşmış bu
sevimli üyesinin tarih boyunca yaşadığı evrimi, farklı kültürlerde nasıl bir
tapınç ya da nefret objesi olduğunu anlatarak devam ediyor. Ardından da birçok
insanın kedisiyle arasındaki ilişkiyi baştan ayağa değiştiren bir uzmanlıkla
kedinin tüm davranış ve ruh hallerini yorumlamaya girişiyor.
Kedi niçin mırlar, yavrularını nasıl besler, nasıl kur yapar, nasıl çiftleşir, nasıl avlanır, nasıl yön bulur, tırnaklarını nasıl ve niçin biler, neden bu kadar mağrur, bu kadar başına buyruktur, niçin ot yer, niçin en beğendiğiniz koltuğu parçalar? Bunlara benzer onlarca sorunun yanıtını bu kitapta bulmak mümkün. Alanın en önemli araştırmacılarından biri olan Desmond Morris'in tüm kedi sahipleri tarafından temel bir başvuru kaynağı sayılan bu çalışması artık Türkçe'de.
Kedi niçin mırlar, yavrularını nasıl besler, nasıl kur yapar, nasıl çiftleşir, nasıl avlanır, nasıl yön bulur, tırnaklarını nasıl ve niçin biler, neden bu kadar mağrur, bu kadar başına buyruktur, niçin ot yer, niçin en beğendiğiniz koltuğu parçalar? Bunlara benzer onlarca sorunun yanıtını bu kitapta bulmak mümkün. Alanın en önemli araştırmacılarından biri olan Desmond Morris'in tüm kedi sahipleri tarafından temel bir başvuru kaynağı sayılan bu çalışması artık Türkçe'de.
** Külkedisi Dewey'e sevgi gösterileri yaparken ^-^
Okumayı çok arzu ettiğim bir kitaptı ve güzel yürekli Tuğçeciğimin hediyesi bana. Canım, bir kez daha teşekkür ederim ^-^
*** Sımsıcak bir kitap. Keyif alarak okudum.
DEWEY
Dünyanın Kalbine Dokunan Kütüphane Kedisi
The New York Times Bestseller
Yazarı: Vicki
MYRON
Çeviren: Suna
Develioğlu
Özgün
Adı: Dewey
Yayın
Hakları: Pegasus Yayınları
(www.pegasusyayinlari.com)
- 1. Baskı: Ocak 2009
Türü: Roman / 303 sayfa
Kitaptan Alıntılar;
* Radmore – Cumartesi sabahları gösterilen çizgi film
içinde yer alan reklam filmi (bu çizgi filmlerinin yalnızca çocuklar için ve
öğleden sonra gösterildiği dönemde) çocukları ‘kitap okuyun ve kafanızdaki
TV’ye bir göz atın’ diye okumaya teşvik eden O.G. Radmore isimli bir çizgi filme
kedi karakterini canlandırıyordu.
* Benim kahramanım olan Dr. Charlene Bell, herkesin
sıfırdan ona kadar olan bir acı termometresi olduğunu söylüyordu. Ona ulaşmadan
önce kimse değişiklik yapamaz dokuz yetmez.
* Kitap raflarından biri 2 santim dışarı çıkmış olsa
işçiler onu düzeltmek zorundaydılar çünkü çok kesin bir sıra genişliğine ve AEY
(Amerikan Engelliler Yasası) kuralına uyma zorunluluğu vardı. Bir raf bir
santim taşacak olsa, bir sonraki zemin de taşacaktı. Bir sonraki adım, bir
tekerlekli sandalyenin arkadaki bir köşeye itilmesini gerektiriyordu.
* Kütüphanenin sitesi:
-Yazım-Basım Hataları-
* Sf/18
Nihayet onu kuvvetten (küvet) çıkardığımda yeni
doğmuş gibiydi.
* Sf/173
Dewey
bir kez daha rölünü (rolünü)
gerçekleştiriyordu.
* Sf/218
Dersleri,
Iowa iletişim Ağ (ICN) ile yürütyordum.
* Sf/224
…
çok netbirşekilde…
* Sf/224
…
radyatörün onüne koymuş olduğumuz…
* Sf/227
…
Spencer Bölge Hastanesi iki kez gelişletilmişti.
* Sf/231
Başak
parça parça çıkarr.
* Sf/231
…
domuz wilburlu bilirsiniz. bilirsiniz.
* Sf/235
…
dünyayı dollaşmış.
* Sf/290
…
resmen anmak için kütüphanede toplantılar.
Okuduğum tarih: 29 Ekim 2012
Yazar Hakkında
Bilgi= Vicki Myron Iowa
eyaleti Spencer kasabasından on beş mil uzaklıkta olan bir çiftlikte doğmuştur.
Başarısız bir evlilik, bekar anne olarak çocuk büyütme ve çeşitli sağlık
sorunlarına rağmen otuz dört yaşındayken Emporia Devlet Üniversitesi’nde master
derecesi almıştır. Son yirmi yılı yönetici olmak üzere, yirmi beş yıl boyunca
Spencer Halk Kütüphanesi’nde çalışmıştır. Spencer, Iowa’da yaşamaktadır.
Bret Witter bir kitap editörüdür ve profesyonel yazardır. Kuzey
Alabama’da yetişmiştir. Eşi, iki çocuğu ve on dört yaşındaki kedisi Kiki işe
birlikte Louisville Kentucky’de yaşamaktadır. Diğer kedisi Feasor bu kitabın
tamamlanmasından dört gün sonra ölmüştür.
ARKA KAPAK –
Bir kedi sizin üzerinizde ne kadar etkide bulunabilir? Bir kedi kaç
kişinin yaşantısını etkileyebilir?
Terk edilmiş bir yavru kedi klasik bir Amerikan kasabasındaki küçük bir
kütüphanede nasıl dünya çapında ünlü olur? Dewey'in büyüleyici öyküsünü
okumadan bu sorulara yanıt veremezsiniz.
Dewey'in öyküsü olası en kötü durumda başlıyor. Yalnızca birkaç
haftalık yavru iken, yılın en soğuk gecesinde Spencer kasabası Halk
Kütüphanesine sığınır. Kütüphane yöneticisi Vicki Myron ertesi sabah onu
bulmuştur. Myron alkolik kocasından ayrılmış, göğüs kanseri olan çocuklu bir
kadındır. Dewey onun ve personelin kalbini kazanmıştır ve yukarı doğrularak ve
soğuktan neredeyse donmuş patisini kaldırarak onlara teşekkür edecektir.
Sonraki on dokuz yıl boyunca Spencer halkı onun heyecanını, sıcakkanlılığını ve
(bir kediye özgü) insancıllığını ve her şeyden önce en çok kimin ihtiyacı varsa
onun yanına gitmesini sağlayan altıncı hissini yaşayacaktır. Onun ünü başka
kasabalara ve ardından başka eyaletlere doğru artar ve sonunda tüm dünyaya
ulaşır. Dewey yalnızca bir dosttan daha fazlasıdır; o genel olarak tarımla
geçimini sağlayan bu kasabanın insanları için bir gurur kaynağı olmuştur.
"Olağanüsüt bir hikaye... Dewey kesinlikle tüm insanlar için bir
esin kaynağı."
Jack Canfield, yazar
"Beş mendil ıslatmama neden olan bu yürek ısıtıcı öyküyü sevdim.
Bunun tek nedeni onun olağanüstü bir kedi olması değil, aynı zamanda Iowa
halkının ve özelde Spencer kasabasının insancıllığı ve direncidir."
W. P. Kinsella, yazar
"Dewey’in öyküsü bir kedinin insan yaşamını ne
denli değiştirebileceğini duygusal bir tarzda ortaya koyuyor. Vicki Myron
Dewey’in öyküsünü yazarak bu ünlü kütüphane kedisine onun canını veriyor.
"
Christie Vilsack, Iowa valisi eşi
***
Can Yayınları kampanyasından aldığım 'Cebelitarık Denizcisi' kitabını gerek yazım dili gerekse konusu itibariyle çok severek okudum.
CEBELİTARIK DENİZCİSİ
Yazarı: Marguerite
DURAS
Fransızca
Aslından Çeviren: Mükerrem Akdeniz
Yayın
Hakları: Can Yayınları
- 1999
Türü: Roman / 327 sayfa
Kitabın
Orijinal Adı: Le marin de Gibraltar
Kitaptan Alıntılar;
* İnsanın Sahra kumunda bıraktığı izleri kendinden başka
gören yoksa, buna kolayca katlanamaz. Hani derler ya, insanoğlu bu dünyada bir
iz bırakmak ister, ne var ki Sahra kumunda bırakılan bu tür izler, insanoğlunun
haz duyacağı ize benzemez.
*
Yaşamda yenilik yapılınca, insanı yorar
bu.
*
… öfkesi yüz çizgilerine yansıdı.
^-^ KEDİLER ^-^
*
Duvarın üstünde bir kedi bile göremedim.
*
Ancak bu adam için açlık doğal bir şeydi,
geceleyin sokaklarda sahipsiz dolaşan kediler için doğal olduğu gibi.
*
Adamın kafasındaki beyin değil, kedi
bulamacı…
Yazım-Basım Hataları
*
Sf/ 48
Ürkmüş
ve telaşlanmış olmasına karşın, yeni de (yine
de) beni tasarılarımdan caydırmaya çalıştı.
*
Sf/109
Bu
istatistikleri büronun davarlarına (duvarlarına) asıyorduk.
*
Sf/310
Bugalovların iç karartıcı olduğu söylenebilirdi.
Okuduğum tarih: 20 Kasım
2012
*** D&R ve bilumum kitap satış sitelerinde...
Kitap
okurken yazım-basım hatalarına denk geldikçe mutlaka bunları not alır ve eğer
okumayı zorlaştıracak kadar fazlaysa da yayınevlerine mail atarım. Gerçi bugüne
dek geri dönen olmadı:)
Okuduğum
her kitaptaki yanlışları blogumda yazıp, kendi kitabımdakileri yazmazsam hiç
olmaz.
*
Sf/ 15
Ruh bedene, beden büyük gelince…
olarak basmışlar. Oysa,
Ruh bedene, beden beden büyük gelince... olacaktı.
* Sf/ 83'de Depresyon Sf/87'de ise Karmaşa başlığı ile aynı minik öykü basılmış.
* Bir de, bir cümlenin sonunda nokta konmamıştı ama onu bulamadım:)
Okurken bu hatalardan dolayı verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz ^-^
Bol kitaplı, okumalı ve keyifli günleriniz olsun.
Sevgiler
not: Ayışığı Kedisi'ni kazanmak isterseniz de çekilişime beklerim:)
cnm baştan sona okudum kedimi de aldım kucağıma keyifli bir post tu çok teşekkür
YanıtlaSilİlgin için ben çok teşekkür ediyorum canım. Patili güzelini de öperim ^-^
Silasabi bakire kuzumun, bir de sizin bu kedi aşkınızı gördükçe her kedili kitapta aklıma gelir oldunuz :)
YanıtlaSilşunu da tavsiye ederim eğer henüz okumadıysanız;
sevgiler :)
http://www.kontesce.blogspot.com/2012/11/oscar-david-dosa.html
:)))
SilDün yeni sipariş verdim ama bundan sonraki ilk siparişimde alacağım:)
Teşekkürler ^-^
Sevilmez mi kediler, köpekler ve diğer bütün hayvanlar :) Ben de Dewey i de, kontesimin tavsiyesini de,kedinizi nasıl bilirsiniz'i de okumak istiyorum, 2013'e inş. :) Keyifli,bol okumalı günler, Beni de Şahane Htalar yavaşlattı, ne korkunç bir kitap:) Neyse ki bitti bitecek. Külkedisi de bizdenmiş, kitapsever kız:D Öpüyorumm.
Silay ışığı kedisini bende okumak istiyorumm
YanıtlaSilTeşekkürler tatlım ^-^
Silher biride keyifli görünüyor.bende okumak isterim...
YanıtlaSilTeşekkürler canım arkadaşım ^-^
Sil